Sunday, July 28, 2013

physicans formula eye booster marker~

@ 2:01 PM 4 comments
Uzuun zaman once Physicians Formula indirime girmis,
bende o indirimden kocaman bir alis-veris yapmistim.
bakmak isterseniz burada
Iste o gun bugundur deneyip begendiklerimi yazicam.
 (burada yazarin icsesi Insallah be gulum... diyor :))
Vakitsizligin gozu kor olsun! hep onun yuzunden...

Neyse gelelim urunumuze:

Daha once Physicians Formula'nin baska bir marker'ini kullanmis ama cok begenmemistim. Dolayisiyla ilk etapta cok  kuskulu yaklastim. Hatta tam fiyat odeseydim belki almaya hic cesaret edemezdim.
Fakat neticede cok yanildigimi gordum. Bence o buyuk alis-veriste aldigim urunlerin en basarililarindan bir tanesiydi. 
physicians formula eye liner marker
Bir kere kullanimi cok rahat. 
Cok beceriksiz ve el aliskanligi hic olmayan biri bile olsaniz,  
daha ilk denemede orta halli bir cizgi cekmeniz mumkun. 
PF marker
Bu cizgiyi cektigimde bir kac aydir arada sirada kullaniyordum ve 5 dakikalik sipsak makyajima saniyeler icinde ekledim.
Sonuctan memnunum.

Hic bir yere yalasip bulasmiyor. 
Oldugu yerde aninda kuruyup kaliyor. O kadar sicak gunlerde bile kullandim. Hic bir yere akmadi, bulasmadi. Beni hic rezil etmedi.
Taa ki siz onu cikarmak isteyinceye kadar. Cikarmak istediginizdede cok ugrastirmiyor. Herhangi bir makyaj temizleme mendiliyle saniyeler icinde temizleyebilirsiniz.

Allerji yapmiyor.
Ozellikle goz bolgemde hayli allerjik oldugumdan bu benim icin cok onemli bir ozellik.
Sirf bu yuzden ne rimeller, ne farlar attim. 
(annemden, kuzenlerimden tarafa attim. Cope atmadim. :))
Kac gunlerce sabah surdum, aksama kadar gozumde kaldi. Buna ragmen hic bir kasinti, kizarma vs. yapmadi.

Kirpikleri besleme iddiasi var.
Ambalajinin uzerine goz resimleri koymus ve aaa bakin kirpikleri nasilda uzatti, nasilda gurlestirdi demisler. 
(keske atmasaydim. Onunda resmini ceker eklerdim)
Ki zaten eye booster adinin da oradan geldigini dusunuyorum.
Sahsen ben boyle bir uzama yada gurlesme gormedim ama zaten yeterince gur ve uzun kirpikli oldugumdan olabilir.
Fakat belki uzattigini yada gurlestirdigini gormedim ama doktugunu de gormedim. 
Cunku goz makyajiyla uzun vaadeli takilmalarim sonrasinda sildigim pamukda hep 1-2 tane kirpik bulurdum. 
Suanda bulmuyorum. 
Rimel disinda baska ek bir urunde kullanmadigima gore demekki keramet bunda. 

Eyeliner denen mereti cok sevdigim ama dogru duzgun bir cizgi cekmeyi hic beceremedigim icin piyasadaki pek cok eyeliner almis ve denemis, sonrada rahat edemeyip bir koseye atmis biri olarak gonul rahatligiyla soyluyorum:
Orta fiyatli kozmetik urunleri kategorisindeki en iyi eye liner oldugu gorusundeyim.

Denemediyseniz, kesinlikle bir sans verin hayal kirikligina ugratmayacagini dusunuyorum.





Scottish Fine Soaps~

@ 6:52 AM 2 comments
Scottish FIne Soaps

En son bu vucut bakim urunleri konusunda bu markaya taktim.
Aslinda almaya niyetim yoktu. Twitter'da Lokum hanim soyledi.
Tjmax'e gelmis, gorursen al dedi.
Iyiki onu dinleyip almisim.

Du$ jelleri basta olmak uzere kokulari inanilmaz kalici ve guzel.

Arboria biraz daha agir, Boheme nispeten hafif bir cicek kokusu.

Hele o vucut sutunun sisesine ayri kendisine ayri hastayim.
Bu kadar severken kiyip nasil kullanicam bilmiyorum. :)

El kreminin ambalaji oldukca mutevazi ama olsun.
Onunda islevi mukemmel.
Ellerime surdukten saniyeler sonra tenim kremi adeta iciyor ve pamuk gibi oluyor.
Daha iyisi bu pamuk eller hali 1-2 saat devam ediyor.

Belkide simdiye kadar kullandigim en basarili vucut bakim urunleri.
Seviyorum, ve nerde bulsam affetmiyorum aliyorum.
Ebay'de falan denk gelirseniz sizde affetmeyin alin. :)

Art Fair Fest #2

@ 6:37 AM 0 comments
Bu aralar tadilat ve tasinma gibi son derece sevimsiz isler nedeniyle fotograflari hazir olan postlari bile yazamaz oldum.
Tasinsamda kurtulsam, usandim bu islerden pofff....
aff
Bu kocaman gegiklerin nereye koyulabilecegini anlamasamda begendim.
Bence bahce icin bile cok buyukler, bunun icin orman lazim :)
affNispeten makul boyutlardaki tavuskusu
aff
Cizgi film kahramanlariydi ama adlarini unuttum
Hatirlayaniniz varsa soylese ne iyi olur
aff
Biraz bulanik cikmis ama gizli gizli cektigim icin olur boyle seyler.
Biraz kliselesmis ve demode gelebilir ama ben en cok bunlari begendim. 
Belkide suan ev dekorasyonuna cok odaklandigim icin, bilemiyorum. 
Cok dekoratif buldum. 
aff
Birde bunlar hosuma gitti. 
Keske resimler daha net olsaydi. Ne kadar orjinal olduklarini daha iyi anlayabilirdiniz.
aff

Chicago'da hava aniden sogudu ve gunlerdir soguk devam ediyor. Surekli yagmur yagiyor. 
Kotu hava sartlari nedeniyle bu hafta sonu yapilacak olan 3 guzel festival iptal oldu. :(

Napalim saglik olsun...

Saturday, July 27, 2013

Her derde deva "zeytin yagi" ~

@ 11:59 PM 5 comments
Nenelerimizin bile bildigi naftalin kokulu bir yontem olan; saca basa, yaraya bereye her yere her seye her durumda zeytin yagi suren ve ise yaradigina inanlar kervanina bende katildim.
Bir de icine sarimsaklari  doldurdum.
Azicikta sirke
Biraz baharatta koysam tam Itanyan sos olucakti ama direkten dondu.
Ama yok, pislik yapmiyorum.
Bu kavanozdakileri sadece bu is icin kullaniyorum ve banyo dolabinda tutuyorum.
Zeytin yAgi

Sacima iyi geldigini dusunuyorum ama sacim icin o kadar fazla urun kullaniyorum ki artik hangisi yariyor hangisi yaramiyor bilemez hale geldim. Bildigim tek sey sacimin suan gayet iyi durumda oldugu. Her zamankiden daha uzun, daha az kirikli ve daha kolay sekil aliyor.
Ki sac konusunda yapi itibariyle hic sansli degilim. Zor uzuyor ve hacimsiz, ustune ustluk duz oldugu icin kafama yapisip kaliyor.
Suan bu halde ise bunun tek sebebi cok iyi bakiliyor olmasi oldugunun gayet fakindayim. O yuzden kesinlikle kendi haline birakmiyorum.

Sirke saca parlaklik veriyor,
Sarimsaklarda kokleri uyarip saclarin cabuk uzamasini sagliyormus.
Hafta 2 gun 2-3 yemek kasigi kadar surup 1-1.30 saat kadar bekletiyorum.

Zeytin yagini daha fazla bekletmek bence iyi degil cunku cok asitli bir yag. 
Bir sure sonra yarardan cok zarar verebilir diye dusunuyorum.

Bekletiyorum dedim ama o arada beklemiyorum aslinda. Tepede toplayip kosmaya cikiyorum.
Super bir goruntum ve kokum oldugu soylenemez ama n'apalim artik olucak o kadar. :)

Sacimin yani sira topuklarima da iyi geliyor.
Diabet oldugum icin topuklarim cok catliyor. Bu zamana kadar ne kremler kullandim, neler yaptim bir halta yaramamisti.
Son bir haftadir kosmaya cikarken bu karisimi surup topuk kismi plastik olan coraplardan giydim. Boylece yag ayakkabima bulasmamis oldu.
Farki gercekten hissediyorum.
Hic ponza yapmama ragmen ponzali gibi pamuk pamuk oldu.

Simdilerde yillar once tendonlari kopan sag ayak bilegimide bu karisimla ovmayi dusunuyorum.
Bakalim ona yariyacak mi?
Deneyip gorecegiz.

Kisisel bakim anlaminda baska neye yarar zeytin yagi?
Bildiginiz, denenmis yontemleriniz varsa bilmek isterim, benimle paylasin lutfen.

En guzel gunler ve gecelerde zeytin yagiyla kalin efenim :)

Tuesday, July 23, 2013

Sicak- Sisli- Yagmurlu~

@ 1:26 AM 0 comments
Hafta sonu hava cok sicakti. 
Zaten gecen hafta hava her gun sicakti. 
O sicakta kendimize cehennem azabi cektirmemek adina evde ve disarda yapilmasi zorunlu islerimizi bitirdik ve kendimizi sahile attik. 

chicago sahili

Aslinda planimiz daha erken gidip, guneslenmek, sahilde kitap okumak, vs. idi ama bahsi gecen "zorunlu i$ler" malesef 6 gibi bitti. (en azindan cumartesi gunu oyle oldu)
Sonrasinda biraz atistirdik ve sahile inmemiz 7 yi buldu. 

chicago sahili
8-8.30'a kadar yuzduk.
 Inanilmaz iyi geldi. 
Michigan Golu tatli su golu oldugu icin deniz gibi degil tuzsuz. 
Icinde kendimi devasa bir havuzda yuzer gibi hissediyorum.
Dibi ise incecik kum, en ufak bir tas parcasi bile yok. 
Durgun gunlerde her seyi gormek mumkun.

Golun Kasim ayindan Mart'in sonuna dek donmus olmasindan olsa gerek bu kadar gec bir saatte suyun bu kadar sicak olabilecegi hic aklima gelmezdi. north street beach
Saat 9'a yaklasiyordu ve sahil bu kadar kalabalikti.
nsb
Bir yanimda boyle bir manzara varken  
city
Basimi diger yana cevirdigimde John Hancock binasinin direkleri sisten tamamen kayboldugunu gorudum. 

Bir sure sonra sis daha da assagilara indi. 
Bir ara gorus mesafemizi bile etkiler hale geldi.
1-2 saat sonra kocaman soguk damlalar halinde yagmur yagdi.
Ardindan sis tamamen dagildi. 

Tum bunlar benim icin cok ilgincti.

Saturday, July 20, 2013

Bir Ali$-Veri$ Hikayesi~

@ 11:39 PM 4 comments
Olay aynen $oyle oldu:
Makyaj temizleme mendillerim bitmisti ve makyajimi tam olarak silebilecegim baska hic bir sey gercekten yoktu. Aksam yemeginden sonra hava biraz serinleyince disari cikariz, o arada eczaneye falanda ugrariz bende almis olurum diye dusunduk. Oyle de yaptik. Gercekten ugradik eczaneye ama bana butun markalar pahali geldi nedense.
Eee... Hadi Tjmax'e gidelim ama degisik bir Tjmax'e gidelim  hep ayni yere gidiyoruz.
Hani hepsinde degisik urunler var ya, ondan degik bir yere gitmek iyidir diye, 
Hem scooter'la gezmis oluruz, belki yeni eve ugrariz ustalar ne yapmis onu goruruz diye $ehire gitmeye karar verdik gittik. 
Hazir hafta ici gitmisiz Nordstrom ve Macy's gec kapaniyor oralara da ugrayalim da Toms'un espadrillerini ne zamandir denemek istiyordum denerim derken...
Magnificiant mile'a adimimizi atmamizla film koptu.
Pahali (!) makyaj temizleme mendillerini almamak icin ciktigimiz yolculuk butcede derin yaralar acti. 

Ustelik aldiklarimiz ne acil ihtiyac ne de mevsime uygun. 
Yeni ayakkabilarim

Superga'lari instagram'daki hatunlar resimlerini koymuslardi. Cok guzel, cok rahat diyorlardi. Amazondan modellerine baktim gercekten hosuma gitti ama online ayakkabi almak bana gore degil, illa denemem lazim. Denedim, daha da cok sevdim.
Amerika icin bu modeli biraz zenci stiline kaciyor. Onlar genelde boyle parlak abartili $eyleri sever ama olsun. Uzerine normal bir jean giyersem oyle durmaz diye dusunuyorum.

Keds'ler dunyanin en rahat ayakkabilari sanirim. Pembe putu karelilerinden de var bende ama o bagciksiz cinsiydi. Bu bagciklilar daha rahat, ince ayaklilara daha uygun. Digerini belki anneme veririm. Onun ayaklari benimkinden daha buyuk ve hafif tarakli, o daha rahat eder diye dusunuyorum.

Arkadakilerde Ralph Lauren babetlerim. Yillar once Nine West'ten ayni buna benzer bir ayakkabi almis ve cok eskimesine kenari yirtilmasina ragmen (ama gercekten fazla gozukmuyordu ve cok rahatti) hala giyiyordum. Annem bir gun bir fotografta gorunce cok sinirlenmis. Skype'da canimi okudu, hemen atmazsam pek cok sey yapacagini soyluyordu. Bilmek istemezsiniz, tehdit ve hakaret iceren bir takim seyler soyledi. Atmak zorunda kaldim. Iste bu ayakkabi ayni ona benziyor. O yuzden aldim. $uan Chicago cok sicak, yaniyor resmen. Havalar 4-5 derece dusup biraz serinleyince giymeye baslarim.

Ayakkabilar haricinde cok guzel bir elbise de aldim ama alir almaz uzerini okumadan makineye atip yikadim.
Pileleri falan hep pert oldu :(
(instagrama  bakarsaniz oradaki sari elbise)
$imdi kuru temizlemeye mi versem ne etsem de adam etsem diye kara kara dusunuyorum.

Sadece bana degil sevgiliye de bir suru sey aldik. 
Hatta scootera sigdirmakta biraz zorlandik. 

sorun degil kazaniyoruz dedik
 paramizin bereketi var dedik
 ne begendiysek aldik
 makyaj temizleme mendili haric :/




Ps. Baslangic cumlemden anlayacaginiz uzere, Galip Dervi$'i izliyorum. Sezon arasi ve Monk bana ayni tadi vermiyor. Ba$lasa da izlesem. Ahh ahh... boyle de bir derdim var yani...

Thursday, July 18, 2013

Refuge on Crescent Hill~

@ 3:15 PM 0 comments
Summer Readings
Ekonominin iyi oldugu donemlerde hayati gayet yolunda giderken, bir anda korkunc senaryonun gerceklesip buyuk buhrandan sonraki en buyuk 2. krizin Amerikali'lari olanca gucuyle vurdugu gunlerde isleri bozulan genc bir kadinin hayatini yeniden duzene sokma hikayesi.

O donemde isini kaybetmemis ama Amerika'nin en iyi okullarindan birinin en iyi bolumlerinden birinden tam kriz zamani mezun olmanin sIKIntisini tum derinligiyle hissetmis biri olarak bu hikaye beni ilk anda itibaren icine cekti.
Karakterle kendi aramdaki bagi cok rahat kurdum.
Tipki onun gibi benimde ilk 3 ayim cok zor gecmisti ama bu konuda hic mutevazi olmayip benim ondan cok daha akilli hareket ettigimi soylemeden gecemeyecegim :)

Rahat okunan, hizli akan, nadiren tekrarli ve fazla detayli anlatimlarla sIksada cogunlukla elime alirken hic zorlanmadim.
Elbette her sayfa da ayri suprizlerle dolu olan soluksuz bir okuma olmadi ama zaten suan istedigim o tarz bir hikaye degildi.

Sev(e)medigim tarafi dini vurgunun cok fazla olmasi oldu. Buda aslinda butun Amerikali'larin dindar olmasindan kaynaklanan bir durum. Ateistlerin bile bir sekilde Tanriya inandigi bir ulkenin yazarindan ne bekleyebilirim ki...
Neyseki, metine iyi yedirilmisti de, cok egreti durmuyordu. Cok asiri rahatsiz etmedi. Hatta belki bu rahatsizligim bile yillarini Alabama'da gecirip, din iliskili soylemlerden feci sekilde sIKILmis ve de yilmis olmadandir.

Buna karsin, kolelik donemine ait hatiralar cok gercekci ve basarili betimlenmisti. Yazarin bu konuda yaptigi on arastirmasina gercekten saygi duydum.  Melanie Dobson'in baska bir kac kitabindada ayni duyguyu hissetmistim. Tarihin eski donemlerini baz alarak olusturulan hikayeleri (mesela saray hikayelerini) cok sevmesemde, bugunle baglar kuruldugu hikayeleri okumaktan keyif aliyorum.

Kelimeleri son derece kolaydi. Hatta belki fazla bile kolaydi. Neredeyse hic yeni kelime ogrenemedim. Yeni yeni Ingilizce roman okumaya baslayanlara kesinlikle tavsiye ederim.
Ingilizcesi iyi olanlarada yazin gunu cok kafa yormayan bir roman oldugu, iyi bir yaz okumasi oldugu icin tavsiye ederim.

Ilginizi cektiyse buradan her turlu e-reader, akilli telefon, tablet yada bilgisayariniza indirerek okuyabilirsiniz. 

Wednesday, July 17, 2013

Art Fair Fest #1~

@ 4:33 PM 0 comments
Art Fair Fest (yada Sanat Fuari Festivali) Chicago'da yapilan onlarca festivalden yalnizca biri. Diger Sanat Festivallerinden farki Sanat sanat icindir anlayisindan ziyade sanat insan icindir yada benim tabirimle sanat satmak icindir mantigini baz almis olmasi.

Oldukca buyuk bir festivaldi ve cok sanatci katilmisti. Pek cok sanatci resim cekmek notu asmisti ama begendiklerimi caktirmadan cektim. :)

Gecen hafta bu festivalle alakali uzun bir post geleceginin sinyallerini, yine festivalde gordugum ve becerikli hatunlarin yapabilecegi bir DIY projesinden bahsederken burada vermistim ama festival cok doluydu, ve ben 2 kez gitmistim haliyle cok fazla fotograf cekme imkanim oldu.
Neticede interneti kotali kullanan okurlarimi da dusunerek, postun acilmasini bir parca kolaylastirmak adina bolumlere ayirmaya karar verdim.

Ilk bolumde sanat deyince ilk aklima gelen yagli boya tablolar 
aff
Bu ressamin renkleri kullama sekline bayildim.
aff
aff
Daha modern cizgiler
Evimin oturma odasina koymak isteyebilecegim tarzdalar.
aff
aff
Fil ve trenlerin tablo olduguna inanmak ne zor degil mi?
Tipki fotograf gibi...
Cok gercek...
aff
aff
aff

Beklemede kalin, devami gelicek....




Nature Boardwalk Lincoln Park Zoo~

@ 11:19 AM 2 comments
Vaktiyle Chicago'da parkimiz bahcemiz bol demistim (burada).
Yaz olmasi nedeniyle o gunden sonra pek cok defa Lincoln parka geldik ama hic birinde fotograflarda istegim kaliteyi yakalayamadim.
Icerisindeki yapay goletin su sicakligini SIK sIK degistirdikleri icin fazla nem yaptigini, ve fotograflarin netliginin azalttigini dusunuyorum.
Cunku kuzenim geldiginde o profesyonel makineyle cektiginde o da istegi kaliteyi yakalayamadigini soyledi.
Umarim bu hali cok rahatsiz edici degildir.
nature boardwalk lincoln park zoo
Hic bilmeyenler icin once biraz Lincoln park'tan bahsetmek isterim.
Lincoln Park Chicago'nun merkezinden baslayip gol boyunca kuzeyine uzanan en buyuk parki.
Bir gunde tamamini gezmek imkansiz.
Chicago'da dogup buyumus biri bile tamamini gezmemis olabilir.
Icerisinde tiyatro, muzeler, cesitli hayvan ve bitki turleri icin yapilmis onlarca kucuk yapay gol ve koruma alanlari, ve Michigan golu boyunca plajlar var.
Daha detayli bilgi almak isterseniz ve ingilizce biliyorsaniz, Wikipedia'nin ilgili sayfasina burdan bakabilirsiniz 
Nature Boardwalk, Lincoln parkin hayvanat bahcesiyle North beach plaji arasinda kalan kucuk bir bolumu.
Cesit cesit cicegi, bocegi, hatta bazi kanatli hayvanlari bile gormek mumkun.
Parkin Ic kisimlarinda- ki o kisimlarda kuslari urkuttugui icin fotograf cekmek onerilmiyor- nesli tukenmek uzere olan bazi kuslarin yuva yaptigi yerler bile var.
O kisimlara bir guvenlik bandi cekerek, onune de guvenlik bandinin sebebini aciklayan bir tabela  koyup insanlarin oralarda gezmesini engelliyorlar.  
Bunu sehrin gobegindeki bir parkta yapmalari basta biraz garip gelsede aslinda icten ice cok hosuma gidiyor.
licoln park
Nesli tukenme tehlikesi olmadigi icin serbest halde dolasan ordeklerimiz
lincoln park board walk
licoln park board walk
lincoln park
Karsidaki binada dondurmaci ve restorant var. 
(Insanlari rahatsiz etmemek icin yakindan cekmedim) 
lincoln park
lincoln park
Burdaki sazlik gibi duran bitkilerin anlatildigi tabela.
lincoln park
lincoln park
Parkin tarihini anlatan tabela.
1900'lerin basindan bugune yapilan tek degisiklik, parkin en uc kismina konmasi dusunulen mezarlik. Onunda sebebi, sehrin ana su kaynaginin gol olmasi ve mezarligin golu kirletme ihtimali. 

lincoln park
"Yuruyus yolunda kalarak yeni bitkileri yetistirmemize yardimci olun"
cimlere basmayin'dan cok daha etkili ve kibar buldugum uyari notu
lincoln park
Gordugunuz yosunlar kirlilikten degilmis.
Bir balik turunun ihtiyaci oldugu icin ozel yetistirip birakmislar.

Bu arada yukaridaki gun boyu cekebildigim tek net fotograf. 
Tabiki isik ayarlariyla oynamaminda etkisi oldu ama otekilere isik ayari da kar etmemisti :)lincoln park
Dondurmaci ve Restoranin arkadasindan goruntusu. 
lincoln park

Hayvanat bahcesinin demirleri

lincoln park
Cikisa yaklastigimizin gostergesi olan gokdelenler :)
lincoln park
Kim oldugunu hatirlayamadigim bir sahis.
Eminim onemli biridir.
Tekrar gittigimde eklerim :)
Zaten cok SIK gidiyorum bu aralar.
lincoln park

Su karsidaki minik alt gecitten gecince, kendimizi yine sehirde buluyoruz.
Sehrin gobeginde nefes alacak, stres atacak bir yesil alan olmasi bu sehir de yasadigima sukretme sebeplerimden.



Monday, July 15, 2013

Artik hergun ko$uyorum!

@ 11:43 PM 0 comments
Egzersiz yapmayi hic sevmedigimi, hatta o kadar ki, (nadirende olsa) biraz kilo falan aldigimda egzersiz yapmak yerine diyet yapip sevdigim yiyeceklerden uzak kalmayi tercih ettigimi hic soylemedim sanirim.

Oyleyse, en son sirt agrisi sikayetiyle doktora gittgimde ($ukurler olsun) kemiklerimde hic bir problem olmadigini, fitigim falanda olmadigini ama sirt kaslarimin cok zayif oldugunu ve kemiklerimi desteklemek yerine uzerinde yuk oldugunu adeta sirtima bir sirt cantasi yada bir yular gibi bindiklerini soyledigindende sozetmedim.

Ve benim tum bunlari 1-2 gun umursayip sonra tamamen unuttugumu (yada unutmus gibi yaptigimi) tabi ki ne blogumun okurlarina ne de etrafimdakilere caktirmadim.

Taa ki!
Kotu ruyalar gormeye baslayip, uyku duzenim ma'hvoluncaya kadar.
Son 2-3 haftadir surekli yuksekten dusup bazen yere carpip paramparca oldugumu bazen ara katlardaki balkonlardan birine carptigimi ve kafa tasimin kirildigini, bazen ellerimle pencere kenarlarina tutunmaya calisarak kurtulmaya calistigimi ama beceremedigimi yere serbest dustugumu goruyorum.

Yani sira, yine ruyamda balkon demirinde planking yapiyorum, damda kosuyorum, ayagim kayiyor dusuyorum.
Bakon demirinde planking? Damda gezmek?
Ne alaka? Yani ne isim var niye yapiyorum boyle seyler?
En kotu tarafi, hepsi gercek gibi, cok inandirici olmasi. Resmen cizgi film karakteri gibi her bolum oluyorum.

Zaten sonunda hep dusuyorum ve uyaniyorum. Bazen gurultulu, hatta hareketli de oldugum oluyor.
Sonra da bir daha uyuyamiyorum. Her uyumak istedigimde o dustugumlar geliyor gozumun onune.

Hayatinin hic bir doneminde intihar egilimleri olmamis, keyfi son derece yerinde bir insan olarak bu tarz kabuslar gormem cok anormal.
Baslangicta anlam veremedim. Havadandir falan dedim. Sonrasinda zaten biraz hastaydim, atesim cikmistir, ondan olmustur dedim. Orta kulak iltihabi ilerlediginde baska bolgelerle etkilesim haline gecip boyle seylere sebep olabilir bazen, ondandir dedim. Dedim ama is cigrindan cikti.

Uzulmesin diye soylemiyordum ama en sonunda anneme soyledim (Bu arada annem uzman psikolog)
2 dakika dinledi ve terleyecegim bir egzersiz yapmami ve bol bol su icmemi soyledi.
Aslinda bu konularda ilmi acidan ben daha iyiyim (bu arada bu annemin fikri) cunku olayin kimyasini biliyorum. Beyinin i$le$ini biliyorum. O daha ziyade felsefesini biliyor ama onunda tecrubesi benden fazla. Kadin benim on binlerce mislim vaka gormus. Benimle bir olur mu? Bir kere daha gordum olmuyormus.

Muhtemel sebepleri de soyle siraladi:
bu son gezi olaylarina, olenlere, hapse atilanlara cok uzulmu$tum. Eminim herkes uzulmustur ama ben biraz fazla hassasim. Bir de uzakta oldugum icin acimi paylasamadim, yasayamadim. Tek tek hayat hikayelerini okuyup kendimi daha da kahrettim.
Etrafimda, Facebook'ta vs. hukumet yanlisi insanlarda var. Onlarin vicdansiz tepkilerine cok sinirlendim ve  bir insanin nasil boyle zalim olabilecegini anlayamadigimdan cok uzuldum.
Bir de yeni evi yenilemesi icin anlastigimiz tasararon firma her seyi yanlis, cok yavas ve kalitesiz is yaparak, buna ragmen utanmadan ekstra para talep ederek sinirlerimi iyiden iyiye yipratti.
Neticede is basa dustu. Kaderde mutfak kirmak fayans dosemekte varmis. O durum zaten canimi cikardi.

Tabi bunlara ek onun bildigi ama soylemedikleri de var. Mesela bir gun eve donerken yolda giderken otobanda minik bir tasin carpmasiyla arabamin on caminin tuzla buz olmasi, ve sigortanin $500'in altinda oldugu icin zarari karsilamamasi, isle alakali sinir bozucu bir dunya mevzu ve bu mevzulari daha  da sinir bozucu hale getiren insanlar, gelmek bilmeyen gocmenlik kagitlarina falan deginmiyorum bile. Zira onlar devede kulak.

Iste tum bunlar ve daha fazlasi nedeniyle artik hergun 1 gun 2, diger gun 4 km olmak uzere kosuyorum.
2. gunden itibaren normal uyumaya basladim.
Bacaklarim et kesti. Her yerim agriyor. Insanlarin egzersiz yapip kendilerini iyi hissettikleri o a$amaya gelemedim henuz ama o uykusuz gunlere geri donmekten korktugum icin birakmayi dusunmuyorum.

Aklinizda bulunsun sizde boyle garip seyler yasiyorsaniz. Bu garip seylerin bir adi var : travma sonrasi stres bozuklugu.
Asiri adrenalinden beyinde norotransmiter akimi zamanla bozulmaya basliyor.  O da bu ve bunun gibi baska pek cok seylere sebep olabiliyor.

Bundan kurtulmanin en kolay yoluda terleten fiziksel aktivite ve idrarla atildigi icin bol bol su icmek (her cesit cay yada soguk icecekler adrenalini atarken suyun yerine gecmiyor. Yani suyu su olarak icmek $art)

running

Bunlar da gecen sene New Balance'da rengini ve hafifligini begenip bir heves aldigim ko$u pabuclarimla fotografim (instagrama eklemistim).
Gordugunuz gibi hemen hemen hic kullanilmadi. Yep yeni piril piril duruyorlar.
Kismetse bu yaz eskitip yenisini aliciyim :)

Zoe Sac Kurutma Makinesi ve Sac Ma$asi~

@ 10:18 PM 0 comments
Blog'da hic bahsettim mi bilmiyorum ama kendimi bildim bileli ortak kulak iltihabiyla yasiyorum. Tup, cesit cesit antibiyotikler, vs. iyile$sin diye neler yaptik, olmadi. Aslinda normal zamanda pek sIKINtim yok ama maalesef su kacarsa yada ruzgarda kendimi korumadiysam falan cok fena agriyor. 

Bu mevzuyu sac makinesi basligi altinda anlatmamin sebebini tahmin etmissinizdir. 
Evet, sebep sac kurutma makinesini yaz kis kullanmak zorunda olmam. 
Ma$aya gelince, onu da bazen kulagima su kactiginda buharlasmasini kolaylastirmak icin kullaniyorum. Sacimi masalarken kendi kendine ucup gidiyor. Yani benim icin bu aletler sadece guzellik degil bir nevi saglik aparati :)

zoe sac kurutma makinesi ve sac masasi

Gelelim bu markanin ozelinde urunle iliskili goruslerime:

Sac kurutma makinesini uzerindeki kiraz desenlerini vurulup aldim.

3 dereceli hiz ve  3+1 dereceli sicaklik ayari var.
+1 uzerine bastigimiz surece soguk hava ufleyen kirmizi tu$. 

Onunde koruma paneli turu bir sey var.
Saclarima ne kadar cok yakla$tirirsam yakla$tirayim icine alip yolmuyor. 

Gecen sene indirimden $29'a almistim. Fiyat performans dengesi gayet iyi.
 1 yildan fazla zamandir kullaniyorum, nazar degmesin pek guzel calisiyor. 

Sac ma$asiniysa kurutma makinesinden memnun kaldigim icin gorunce kacirmak istemedim. Kulak mevzusu disinda almak istememin bir sebebide duz sacli olmam.
Yanlis anlasilmasin duz sacli olmaktan cok memnunum ama ayda yilda bir de olsa bir degi$iklik yapmak adina kivircik ho$ geliyor insana.
O zamanlarda kullanmak icin iyi olur diye dusunerek aldim.

Farkli genislikte dalgalar yapmak icin 3 farkli ucu var.
Ben en cok en genis olanini kullaniyorum.

Saci arasina sIKI$tirabilecegim mandal gibi bir metal yok uzerinde.
Etrafina sarip bir sure bekleterek kullaniliyor.
Bu ozelligi sevip sevmeyecegimden emin olamadigim icin basta kaygilanmistim ama kullanica cok sevdim.
Gordum ki, mandalsiz ma$a kesinlikle saci daha yakiyor. 

Kotu tarafi her hangi bir sicaklik derece ayari olmamasi.
Bazen sacimi daha buyuk tutamlar halinde alip cabuk cabuk bitirmek istedigimde yuksek ayarda yapmak isteyebiliyorum.
Bu alet oyle zamanlarimda elimi ayagimi bagliyor.

Onun disinda memnunum. $39'lik bir alet icin son derece basarili. 

Ma$ayi degil ama sac kurutma makinesini anneme vermeyi du$unuyorum. 3-4 sene once yine burdan indirimden aldigimiz Conair onu terketmi$ :) Evde yedek olsun diye atmayip sakladigimiz 20 yillik (belki daha fazla) Braun'a geri  donmek zorunda kalmi$.
En son konustugumuzda cok yavas, ve dusuk sIcaklikta kuruttugu icin catlamak uzereyim diye cemkiyordu. :)

Sizin favori sac kurutma makineniz ve sac masaniz hangisi? 
Sevdiginiz, bana onerebileceginiz varsa bilmek isterim. 

Tuesday, July 9, 2013

Hindistan cevizli toplar~

@ 9:30 AM 0 comments
Bu tarifi yayinlamadan once kucuk bir arastirma yaptim. Gordum ki, pek cok blog'da ozellikle de yemek bloglarinda farkli sekillerde yapilmis. 
Ben annemin tarifini yaptim. Evde ben ve ahali hepimiz cok sevdik. 
Akip kokmayan, hemen bozulmayan, uyutmayan hafif bir tatli oldugu icin sevgilinin sefer tasina da koydum. O da cok sevmis.

sultan lokumu

Malzemeler

Disi icin:
2 su bardagi sut
3 yemek kasigi seker
2 yemek kasigi un
1 yemek kasigi nisasta

ici icin:
yarim paket krem santi 
yarim su bardagi sut
bir avuc ceviz/findik/fistik turevi yemis

Dis kismini bulamak icin hindistan cevizi 

Yapilisi

2 bardak sut, seker, un ve nisastayi orta boy bir tencere icinde koyu muhallebi kivami alip uzeri goz goz oluncaya kadar pisirdim.
Eni bir karis boyu bir bucuk karis olan bir tepsi (ben borcam kullandim) yikanir. (Islanmasi tepsiden rahat ayrilmasi icin onemli bir detay) Tabanina hindistan cevizini yaydim.
Yaptigimiz muhallebi hindistan cevizinin uzerine doktum ve 15-20 dakika bekletmek uzere buz dolabina koydum.
Bekleme esnasinda krem santimi sutle cirptim ve onu da buz dolabina aldim (10 dakika kadar kaldi).
Sonra ikisini de cikarip krem santiyi ince bir kat halinde muhallebinin uzerine surdum. Tekrar buz dolabina alip 10-15 dakika daha bekledim.
Cikardiktan sonra hemen hemen 2 parmak kenar genisligi olan kareler halinde kestim.
Ortalarina findik yerlestirip avucumun icinde top haline getirdim. 
Hindistan cevizinden fazla nasibini alamamis kel kisimlara kucuk eklemeler yaptim.

Son rutuslarini da yapmamla goze ve mideye hitap eden super bebekler oldular.

Malesef gece yapmistim. Hem dayanamadigimdan hem tadina bakma amacli bir tane huplettim. O yuzden yapacaksaniz gece yapmayin. Gece yemek yemek fenadir. Gobege totoya gider :)

Sabah 2 tane kahveyle goturdum. Sabahki daha bir guzel gitti. Sanki icini cekmis, tatlar bir birine daha bir karismis gibiydi. O yuzden hemen yemeye hazirda olsa, biraz beklemenizi tavsiye ederim.

Simdiye kadar verdigim diger tatlilar icin buraya ve buraya bakabilirsiniz.






Cath Kidston Hand Cream~

@ 1:18 AM 0 comments
Cath Kidston hand cream
Cath Kidston'in tabagina canagina cok ozenmis ama melamin oldugu icin annemin ve sevgilimin karsi cikmasi nedeniyle alamamistim. 
Belki bu ara piknik ve balkonda kullanmak icin almayi dusunuyorum ama bakalim kismet...  Hele bir tasinalim da...

Gecenlerde TjMax'de o kadar ozendigim markanin el kremini $5'a gorunce el kremine hic ihtiyacim olmadigi halde dayanamadim. 
Sus olarak duracak bile olsa problem degil, alirdim. :)
Yine de kullanilabilir guzellikte olmasi hosuma gitti.

Eski di$ macunlari gibi metal tupte olmasi, 
Uzerinde Wild Flowers (kir cicekleri) yazmasina ragmen bana gore hafif gul kokmasi,
Ellerimde yapis yapis his birakmadan nemlendirmesi ve o nemli hissi uzun sure korumasiyla gonlumu fethetti.

Her ne kadar metal tupte olmasi hosuma gitse de tamda bu sebepten cantada tasimak icin ideal bir el kremi degil. 

Iceriginde Shea yagi, gliserin, E vitamini ve tirnaklari guclendirmesi icin panthenol varmi$.
Parabenler ve Sulfat yokmu$.

Limited edition olmasa kesinlikle surekli kullanirdim. Amazon'daki fiyatlarini gordukten sonra TjMax'te hala varsa kalanlarin hepsini toplamayi dusunuyorum. 


TjMax Ali$-veri$i 4~

@ 12:40 AM 0 comments
tjmax alisverisi

Ihtiyac olmayan hic bir seyi almayacagim sozumu tutuyorum. 
En azindan buyuk olcude :)

Bu alis-verisi yapali 2 haftayi gecmis yazmak ancak kismet oldu.

Marc Jacobs Daisy: Beyazinin buyuk boyunu surekli kullandigim bittikce aldigim parfumumun bu minik tatli cicekli halini gorunce dayanamadim. 
Tjmax olmasina ragmen uygun bir fiyata gelmedi. Tam bir para tuzagiydi ama n'apalim arada yapiyoruz boyle seyler. 
Soylememe gerek varmi bilmiyorum ama bildigimiz bizim Daisy. :) 
Ic baymayan, kalici cicek kokusu. 
Bayiliyorum kendisine!

Island Paradise Sabun: sanki hic yokmus gibi kullanmayip banyoda sus olarak tutmak icin bir sabun daha aldim. 
Kokusu icin Mango & Passion Fruits diyor.
(suan cok hastayim ve burnum tikali oldugu icin kokladim ama anlamadim)  
Guzel kokuyor sanki, tipi de guzel sevdim.

Japonesque cimbiz: annemden asirdigim cimbizimin bozulmasi nedeniyle cimbizsiz kaldim. :( ve iyi bir cimbiz bulmak gercekten cok zor. 
Mesela bunu begenmedim. 
Cok sert ve kiriyor. 
Fircalari bu kadar guzel olan bir markanin cimzinin bu kadar kotu olmasi ne kotu. 
Muhtemelen geri vericem. 

Death Sea Mineral Touch makyaj temizleme mendilleri: Denedigim bilmem kacinci makyaj temizleme medili. 
Hala iste budur diyecegim bir makyaj temizleme mendili bulamadigim icin arayisim devam etmekte.
 Guzel mi? guzel ama o kadar iste. 
Suratimi hirpalamadan, cayir cayir yakmadan, her hangi bir allerji yapmadan makyajimi cikariyor. Daha da bir sey yapmiyor. 
Epey kullandim. Neredeyse bitirdim. 
Guya cildin kaybettigi mineralleri geri koycakmis falan filan. 
Hadi ordan! 
Dedigim gibi aramaya devam...

SPA Sisters topuk torpusu: Topuklari kendinden pembe beyaz pamuk gibi olan bir hatun olmadigim icin bir yaz ritueli olarak topuklarimi torpulemem lazim. 
Yapiyor muyum? hayir. 
Ama alirken cok basariliyim. Yaz geldi deyip hemen aliyorum. 
Banyoda piril piril duruyor. 2 haftada 2-3 kere ancak kullandim.
Bahane bulmayi birakip, kullanmaya baslasam iyi olucak.

Tea tree oil feet scrub: Ayagin olu derisini atmasini sagliyormus. 
Surekli kullananlar pomza etkisi oldugunu soyluyorlar. 
Dedigim gibi hadi kisin neyse de yaz geldigi icin cidden ihtiyacim var.
 Fakat yine dedigim gibi malesef ben bu konuda cok tembelim. 
Tipki topuk torpusu gibi bunu da aldim alali 2-3 kere ancak kullanmisimdir. 
Dolayisiyla henuz i$e yarayip yaramadigini bile bilmiyorum.

Bu TjMax ali$-veri$inin uzerine tabiki rahat durmadim ve bir kac kere daha bu tarz ali$-veri$ler yaptim.
En kisa zamanda onlarida yazmayi umuyorum. 

Simdilik bye... 

Monday, July 8, 2013

Vitafusion Vitamin C

@ 6:40 PM 0 comments
Ayy nasil hastayim nasil hastayim!
Bu gidisle ben fazla yasamam :(
Bogazim felaket agriyor. Atesim var. Tenimin adeta acidigini hissediyorum. 
Her yerim dokuluyor. 

Yaz gunu hastalik cok zor. Battaniyenin altina girip yatma sansim bile yok :( 
Hava soguk degil, kendimi kimse cikamiyor zaten deyip avutayim. Sokaklar saglikli ve nese icinde insanlarla dolu.

Bir ben yalniz, hasta ve mutsuzum :(
Yazik bana!
vitafusion

Dun sevgilim eve donerken bana bir kac ilac almasini istedim. Bunlarin arasinda C vitamini de vardi. Normalde hasta olduktan sonra C vitamininin hastaligi gecirmek adina bir etkisi yoktur aslinda. Fakat ben ne zaman hastalansam bol miktarda su ve yuksek dozda C vitaminiyle kendime geliyorum. 

Yuksek doz almak istedigim icin ust uste cok sayida hap icmem gerekiyor. Haliyle bir muddet sonra midem bulaniyor. Her seferinde degisik form ve dozlari deneyip mide bulantisini en aza indirgemeye calisiyorum. En son Gummy vitamini denedim.

Tek kelimeyle harika!
Tadi portakala  benziyor. 
Jelibon gibi yumusak ve tatli
Kokusuz
Belki tek kusuru kalorisiz olmamasi. 
Her bir gummy 10 kalori




vitafusion
Sonucta bu kozmetik, giyim kusam yada seyahat degil. Bu bir ilac. Kullandigim ve memnun kaldigim bir ilac. Kime dokunur, kime allerji yapar bilmiyorum. Sonucta herkesin bunyesi farkli. 
Dolayisiyla bu posttan tavsiye ediyormusum anlamini cikarmanizi istemem. Sadece kullanip begendigimi soyluyorum. 

Hos bir DIY projesi fikri~

@ 12:25 AM 1 comments
Gecen gun (gecen dedim ama 2-3 hafta once) Art Fear Fest vardi. Cumartesi Robby'nin calismasi gerekiyordu.  Uzun zaman sonra cumartesi icin kendi programimi yapmam gerekti.
Tuketim tuketim nereye kadar!
Canim ali$-veri$ falan yapmakta istemedi. 
Burada bahsettigim arkadasimla gorustuk. Kayinvalidesi gelmis o yuzden uygun degilmis. Simdi anne ogul Florida'ya gitmisler.  Bana gore cok tuhaf bir durum ama herkesin aile yapisi farkli, bana bir sey soylemek dusmez. 
Sadece o son konusmamizdan sonra tekrar aramasina sevindim. Bu sayede AFF'ye beraber gitmis olduk. Gerci ben pazar gunu Robby'le tekrar gittim ama olsun. 
Onunla daha uzun kaldik, haliyle daha cok ve daha detayli fotograflar cektim. 

Festivalin tumunu daha sonra yazicam. Bu postta sadece tek bir standi var. 
Tek stand ama benim cok ilgimi cekti.

Soru $u:
Eski mutfak esyalarindan neler yapabiliriz?

Mesela ruzgar cingiragi (bu seyin adini tam bilmiyorum, biliyorsaniz soyleyin n'olur) yapabilirmisiz.
catal-bicak ruzgar gulu
Yada bahcemize gelen kuslar icin yemlik
Ayni yemligin kussuz olani icine buyuk mumlar konularakta kullanilabilir (bence). 
Survivor atesi gibi bir ates gorunumu verecegini dusunuyorum. 
Gece bahcede,  buyukce bir balkonda bile hos durur.

yemlik
Catallardan kagit tutacagi
Tepsilerden kara tahta
mumluk
Kolye uclari
kasik kolye
Orta parmak 
hareket ceken catal
Anahtarlik
anahtarlik
Kupe ve yaka ignesi
kupeleryaka ignesi
Aski
askilar
Fotograf ayagi
fotograflik
Minik tek ciceklik saksi
ciceklik
Bu digerlerine nazaran biraz daha komplike olabilir ama gordum ki tukenmez kalem bile yapilabilirmis.

kalemler

Anneanneden kalan atmaya kiyilamayan ama ise de yaramayan, yada bit pazarinda bulunup begenilen ama tek oldugu icin alsam ne yapsam denilen mutfak esyalari icin iyi ve yapilabilir bir DIY projesi oldugunu dusunuyorum. 



Follow me~

 

KaLinka Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review