Thursday, April 10, 2014

Kagittan keyifler~

@ 11:39 AM 0 comments
Cok yemek yemeyen bir insan olmama ragmen sofrada oturmayi cok severim.
Ozenle hazirlanmis guzel bir sofranin yerini baska hic bir seye degismem. 
Baktikca keyfe gelirim desem yeridir :)

Sukurler olsun hayatimda sofra adabini bilen, yemek kulturu olan bir adam var ve o da benimle ayni duygulari paylasiyor. Haftasonlari birlikte sofra hazirlayip, mutlu oluyoruz.

Zannediyorum mutfak esyalari almayi da bu yuzden seviyorum.
Tabak canak almak guzel ama bir yere kadar.
Oldukca pahali bir zevk olmasi bir yana, onca esyayi dolaplara sigdirmakta mesele.

Son donemde pecete turu kullan-at urunlere daha cok dadandim ama bugun pecetelerden bahsetmeyecegim. 

Konumuz en son aldigim karton muffin kaplari. 

Muffin kabi diyorum ama iclerinde daha hic muffin yapmadim. 
Kahvalti sofrasinda recel kabi, gun sofrasi yada informal aksam yemegi sofralarinda salata soslarini koymak gibi pek cok amac icin kullanilabilir aslinda ama o zaman kullandiktan sonra atmak lazim. Kagit sonucta yikamaya dayanamaz diye dusunuyorum.
Simdiye kadar hep cerezlik olarak kullandim. 
Aksam bir seyler seyrederken icine cayin yanina ceviz, kuru uzum gibi saglikli atistirmaliklar koyuyorum.

Kucuk olduklari icin hem posiyon kontrolu sagliyor, hemde sirinlikleri ruhumu senlendiriyor.
Matruska bebekleri oldum olasi cok severim. Haliyle gorunce affetmedim. 
 Simdiye kadar da en cok bunlari kullandim.
Puantiye, chevron, cizgili, duz.
Canlarim benim modaya da uymuslar :)
Pembe konseptli sofra kurarsam kullanacagim bunlari.
Ekoseler, ve bisiklette olmazsa olmazlarimiz :)

Tanesi $3.99'dan 3 paket aldim.
Uzunca bir sure kullanacagimi dusunuyorum.



Monday, April 7, 2014

Bazen gunes acar~

@ 10:43 AM 2 comments
Bahar sonunda buralara da geliyor. 
Gecenlerde hava 10 dereceye kadar cikti. 
Hemen sokaga attik kendimizi.
Iyi oldu kafamiz dagildi.
Bu aralar zaten epey canim SIKKIN.
Hem psikolojik hem fizyolojik bazi problemlerim var.
Sebebini sormayin, taa basindan anlatmam lazim.

Canim instagram paylasimi yapmak istemiyor. 
Hizli paylasimlar kafami yoruyor bu aralar.
Blog biraz daha yavas, daha derinlemesine geliyor.
Her ikisi de ayri bir ihtiyaca cevap veriyor.
Bu ara buna ihtiyacim var sanki.
Bol bol post yazmam bundan mutevellit.
Son 6 aydir, umup umup bulamamanin mutsuzlugunu yasiyorum.
Mesela San Francisco'ya tasinma isinde de ayni sey oldu.
Ben zaten Chicago'da yeni ev almisim.
Onun icini yaptiriyorum, ugrasip didiniyorum.
Tam o sirada bir tasinma isi cikti.
Basta tadini cikaramadim evimin desemde yeni duruma adapte ettim kendimi.
Bu fikre kendimi alistirdim. Hatta orada ev bakmaya basladim. Tasima sirketiyle anlastim. Tam arabalari satisa koymadan bir kac gun once bir seyler oldu ve bir sureligine rafa kalkti.
Tamamende ortadan kalkmadi yani. 
Sadece ertelendi.
Ve yine arafta kaldim.
 Iyi mi oldu kotu mu oldu onu bile bilemiyorum. 

al sana hayal kirikligi!
hemde yok yere!
yani aklimda olmayan bir seyin once aklima girip sonra olamayisi.
Hey Yarabbim!
Sabrimi deniyor kanimca
Suanda da yine benzer bir vaziyetteyim.
Konu tasinma degil belki ama bu seferde baska bir sekilde alis-um-bulama
ucgenine takildim
Gecen seferde ayni tepkiyi vermistim. 
Hayirlisi olsun!

Fazla zorlamadan hayata devam etmek en iyisi
"Mevlam ne eylerse guzel eyler" derdi rahmetli dedem. 
Ben de aynen oyle demeye basladim bu aralar.
Bulutlar cok guzeller
Yaz gelsin artik lutfen

*** 
Fotograflarin hepsini her zamanki gibi ben cektim
Uzerlerinde hic bir degisiklik yapmadim.

Chicago'yu bilenler icin, tamami Edgewater taraflarindan
oyle SIKILmistim.
Taa Edgewater'a kadar yurudum.
Iyi geldi. 
Bana gore dunyanin en guzel sahillerinden biri Chicago sahili.
Bunu dunya'da bir cok yer gormus biri olarak soyluyorum.
Bu kadar uzun, ucsuz bucaksiz devam eden, uzerinde yuruyus pakuru, cok sayida park tenis kortlari, hatta golf sahasi bile olan bir sahil yolunu baska hic bir yerde gormedim.
Bu binada tuvaletler var.
Di$ do$emesini sevdim.



Thursday, April 3, 2014

Near North Side ve Navy Pier botanik bahcesi~

@ 4:10 PM 0 comments
Saniyorum bu bloga on yuz milyon tane Chicago fotografi eklemisimdir herhalde ve bunlarin hemen hepsi kuzey yakasinda icinde Gold Coast ve Old town'in bulundugu kisimdandir.
Sebebi beli, cunku daha batida kalan kisimlari sevmiyorum. 
Yerlesim yerlerinin is merkezleri ile karisik oldugu bir yerde gezmek bir nebze normal gelsede yasamak cok tuhaf geliyor.
Zannediyorum Amerikalilarda benimle ayni fikirdeki, o kisim biraz daha uygun fiyatli.
Bu yakada boyle binalar var.
Sadece gokdelenlerden ibaret
Mimari cesitlilikte sinifta kaliyor. 
Bol bol oteller, falan filan

Sinemaya gelmistik zaten buraya. Biletlerimizi aldik film saatini beklerken sIKILdim, Navy Pier'e gittik. 
Kucuk bir botanik bahcesi vardi.
Daha buyugunu gormek isterseniz. Sehrin kuzey yakasinda o da var. Ona da buradan bakabilirsiniz.
Ayy nasil guzeldi anlatamam.
Iligim kemigim isindi. 
Oturacak yerde vardi. Oturdum biraz kitap okudum.
Oyle mutlu oldum ki anlatamam. 
Kocaman palmiyeler falan
Ahhh! tatile ihtiyacim var!
Keske bu botanik bahcelerinden bizim apartmana da bir tane yapsalar.
Oraya cadir kurar, oyle yasarim. :)
Sinemaya girmeden cektigim diger fotograflar
2 hafta kadar once cekmistim. O yuzden her yerde kar var. Simdilerde yagmura transfer olduk. 
Bugun tum gun yagdi. :/
Hastayim zaten, cikacak halim yoktu.
Bir daha kar yagmayacak galiba, baharin geldigine inanmak istiyorum.

Etude House hand lotions~

@ 3:12 PM 0 comments
Uzun zaman once, burada rose rose shop'tan yaptigim buyuk alis-veristen bahsetmistim. 
Eos lipbalmlarda oldugu gibi bu bebekleri de ambalaja vurularak aldim.
N'apalim bu da benim zayif noktam :)
Hayvanlar uzerinde test edilip edilmedigini bilmiyoruz.
Icerigini bilmiyoruz.
Hatta sanirim gramaji bile bilmiyoruz.
Allah'tan el kremi de idare edip gidiyoruz.
Kivami ve nemlendirmesi fena degil.
Karsima koyup seyretmesi muhtesem.
Tez zamanda bitirip icine kolyemi kupemi koymayi planliyorum.

Fiyati $2-3 civasi olmasi lazim.

Krem icin degil ama ambalaji icin alacaksaniz, verdiginiz paraya deger.
Tavsiye ederim.


St Patrick's day~

@ 2:33 PM 0 comments
Mart ayinin ilk haftasiydi sanirim. St Patrick's day kutlamalari vardi.
Detaylarini cok iyi bilmiyorum ama Irlandalilarin bir seysi. 
Ayy o gunden nefret ettim. Ben zaten bunlarin hic bir ozel gununden ne bagimsizlik bayramindan, ne sehitler gununden hic hazetmiyorum.
Ozel gunlerde tiksirana kadar iciyor, saciyor, batiriyorlar.
Yanlis anlasilmasin, alkolden nefret etmiyorum.
Amerikalilarin ozel gunlerde alkolle iliskisinden nefret ediyorum.
Her seferinde rezilligini cikarip, sehri pisletiyorlar.

Bu gibi igrencliklerine alismayacagim, entegre olmayacagim!
Onlar bana alissin!
Efendi olsunlar! 

Neyse, hasta yatagimdan yaptigim nefret soylemlerimden sonra, tiksincliklerden ayikladigim hos goruntuleri paylasabilirim.
St Patrick's day nedeniyle Chicago nehrini sabah 10 gibi yesile boyuyorlar.
Yesil sebzeler ve bitkisel organik boyalarla yapiyorlarmis. 
Neyseki, dogaya bir zararlari yok
nehrin ortasinda kanocular
nehrin fotografini cekmek icin kaldirimi kapayanlara kibar(!) bir not dusmusler 
Gordugunuz gibi mart ayindayiz ama yerde bir karis kar :/

Hic bitmeyen insaat isleri...
ve o insaatta gezen sarhoslar
du$se olecekler haberleri yok
St Patrick's day'in simgelerinden 4 yaprakli yonca
bu fotografa bakip, o kadar da pis degilmis demeyin. 
Bunu zor sectim.
Pis ve kalabalikti.
Eve dondugumde mikrop almisimdir belki diye dus aldim. Citiledim adeta kendimi.
Oyle de germaphobic bir tipim yani  



sevgililer gunu ve sonrasi alis-verisleri~

@ 10:13 AM 1 comments
Efendim, uzun zaman once sevgililer gununden hemen sonra tjmax'den sevgililer gunune ozel hazirlanmis kalpli kalpli, kirmizili pembeli ciciler almistim. 
Tabi bunu okuyanlarin hemen tjmax'e gitseler bile bulamayacaklarinin bende farkindayim. Amacim ozencik yapmak degil. Amerika'da bulunan sevgili okurlarimdan hala ozel gun sonrasi indirimlerden haberleri olmayanlara sesleniyorum; Noel, sevgililer gunu, st Patrick's gunu gibi gulerden sonra o gune ozgu hazirlanmis seyleri %50-%75 indirimle alabilirsiniz. Mesela yakinda Paskalya'dan sonra ben tavsanli, yumurtali, pastel bahar renklerindeki cicilere bakmayi dusunuyorum. 
Zaten bu tarz gunler benim icin sadece bu bakimdan bir anlam ifade ediyor acikcasi. 
Zira Hristiyan degilim Noel yada Paskalya, %1 bile Irlandali degilim St Patricks gunu kutlayayim.
Bir tek sevgililer gununu severim. O da ki$in ortasinda buz gibi kapkaranlik havada yapacak hic bir halt yokken heyacanlanma, giyinip kusanip, guzel bir yemek yapma firsati verdigi icin. 
Baska bir sebebi yok yani.
Maksat kutlama, $enlik olsun bana :)
Her mutfagin ihtiyaci battal boy el bezi mi denir, yoksa mutfak havlusu mu bilemedim. Her neyse iste ondan aldim. Firinin koluna asiyorum. Nasil tatli duruyor anlatamam. 
Ayrica Ikea'nin el bezlerinden de daha kolay utuleniyor.

Ikili paketler halinde tanesini dorder dolardan aldim. Sagolsun Illinois'in yuksek vergilerleriyle 4,5 falan oldu. 
Normal havlu ama normal boydan kucuk.
Bu da ayri bir tatli, sevimli canim benim :)
table runner dedikleri, masanin ortasinda ince uzun duran seylerden benim hic yoktu. O yuzden ihtiyacti aslinda. Yakinda annem gelecek, misafir falan olur evde adaba uygun sofra kurmak istesem runner yok. Fiyati da uygunken aldim. $5 civariydi ama vergilerle $6'ya yakin olmustur.
Kalpli ev patiklerim. Suanda da ayagimda onlar var. Rahat, sicak, sirin daha bne olsun ayol :)
$8 civariydi. 
Bu da sevgililer gunu cicegim. 
Evde taze cicek bulundurmayi zaten severim. 
Sevgilimden gelince daha bir ozel oldu. 
Gullerini kurutup banyomu susluyorum. Balonlarini inse bile atmiyorum. Bakip bakip mutlu oluyorum. 

Bu arada aldigim seylerin fiyatlarini yazmaya ozen gosteriyorum. Cunku Amerika'yla alakali cok yanlis bir algi olusmus durumda. $oyleki; burada hayatin cok ucuz oldugu ve para kazanmaninda cok kolay oldugunu zannedenler var. Oysaki tam tersi. 
Bunlari bir yazida uzun uzun anlattim. Okumak isterseniz buradan buyrun.


Amerika'da para-pul, is-guc, alim gucu durumlari~

@ 10:10 AM 4 comments
Amerika disaridan cogu kisiye bedava, cok ucuz bir ulke gibi gozukuyor, is bulmakta cok kolay, universite okumakta
ohhhoooo! disco disco dans!
Her an bir parti ortaminda yasiyoruz!
Her sey bedava!
Yehuuuuu!

***

Unutun bunu
gercekte 
TAM TERSI!
Bir kere baya sIKIci bir ulke ama bu gunku konumuz bu degil.
Bugun para konusucagiz.

Genel anlamda cok pahali bir ulke ve is bulmakta, para kazanmakta baya zor.
Ucuz olan seyler var tabi ama hayati seyler degil. Mesela elektronik, yada kozmetik nispeten makul ama ayaginda corabi olmayan, yiyecek yemegi olmayan, basini sokacak dami olmayan biri ne yapsin kometigi?

Ev, yiyecek gibi temel ihtiyaclar son 4-5 yilda hizla pahalilandi.
Oncesinde de zaten kit kanaat yasiyorduk. Simdi iyiden iyiye zorlaniyoruz. 
Istatistiklere gore Amerikalilarin %90indan fazlasi aydan aya yasiyor ve kenarda kotu gunler icin tek kurusu yok. Kendisine destek olacak kimse de yok. Cunku herkes fakir. 
Es kaza mortgage'la falan bir ev almayi basarabilenler omurleri boyunca odeyecekleri bir borcun altinda ezilerek, adeta muebbete mahkum oluyorlar.
Ki bu iyi seneryo!
Bir de surekli artan kiralarin kolesi olma durumu var. 
Sec begen al durumu yani

Ve bu oranlar sadece Amerikalilar arasinda yapilan arastirmalarla varilan sonuclar.
Yabancilarin durumuna hic girmiyorum bile.

Eyaletten eyalete degismekle birlikte genel anlamda krizle birlikte kuculen pastayla irkcilikta yeniden hortlamis durumda.
Ha tabi, siradan bir is yapiyorsaniz, bulasikcilik, garsonluk yaparken Amerikalilarin istemeyecegi isleri yaparken bunu cok hissetmeyebilirsiniz.
Ne zamanki muhendis, doktor yada avukatlik gibi onemli bir is yapmaya basliyorsunuz.
Pastadan alacaginiz pay buyuyor, ve kiskanliklar, assagilamalar, ayrimciliklar basliyor.
Inceden inceye sinirlerinizi yipratmak icin ugrasanlar cok oluyor.
Tabi ben agizlarinin  payini veriyorum ayri mevzu.

Beni "ya sev ya terk et" fasismiyle susturamazlar!
Durduramazlar!
Ben adamin canina okurum!
O kadar net soyluyorum, yapiyorum da :)
10 sene once Amerika'ya gelen kavruk cocuk yok karsilarinda!

Neyse ne diyordum

Arastirma icin bazen okullara data toplamaya gidiyorum. Ogretmenlerle konustugumda, okulda hemen hemen her hafta 1-2 ogrencinin bayildigini ve aksam ne yediklerini sorduklarinda cogu zaman  noodle yada corba gibi cevaplar verdiklerini soyluyorlar.
Bir cok ogrenci okulda $2-3 verilen ogle yemegi disinda hic bir sey yiyemiyor. O da tabiki yetmiyor.
Bu gercekten cok utanc verici bir durum.

15 yasina gelen bir cocuk calismadigi taktirde cogu zaman harclik alamiyor. Cunku ailesinin ona verecek parasi yok.

Benimde icinde bulundugum universite mezunu calisan orta sinifinsa yasam kalitesi git gide dusuyor.
Profesyonel bir isten ortalama $2500-$3000 arasi maas alirsiniz. 
Ortalama $1800-$2000 arasi kira ve elektrik, su gibi giderleri verirsiniz.
Kalan paradan arabanin masraflarini, yemegi icmeyi nasil ayarlayacaginizi dusunun artik.

Araba da olmayi versin! diyen cok bilmisleri duyar gibiyim.
Hayir arkadaslar arabasiz ise gitme sansiniz yok!
Cunku burada New York haric hic bir sehirde dogru duzgun toplu tasima sistemi yok!
Yani mecbursunuz arabaya.

Pek cok arkadasim yillardir tatile cikamadiklarini soyluyorlar.
Hasta olmak gibi bir sansimiz hic birimizin yok!

Cunku bu ulkede gercek bir saglik, sosyal guvenlik sistemi yok!

Ben sahsim adina pek fena sayilmayacak bir hayat yasiyorum diyebilirim.
Ama nasil?
17 yasindan itibaren deli gibi ders calisarak
 Oyle boyle degil, gencligimin en guzel yillarinda afedersiniz totom sandalyeye yapisti.
Herkes yan gelip yatarken, ben derslere ek olarak staj, proje, is kovaladim.
Haliyle suanda aranilan bir meslege sahip, ihtiyac duyulan biri olmanin rahatligini yasiyorum.
Krizin en yaman gunlerinde is bulmanin keyfini yasadim.
Tabi kriz olmasa hemen bulurdum.
Kriz oldugu icin  3 ay sonra buldum.

Yinede ben bile doktora giderken gercekten ihtiyacim var mi diye epey dusunuyorum. 
  Disciye bayadir gitmiyorum. Zaten korkuyorum acikcasi. Hem sandalyesinden hemde odeyecegim hesaptan :)

Disaridan bakildiginda hayatimiz cok rahat cok guzel gozukuyor sanirim ama isin ic yuzu hic oyle degil.
Turkiye'ye her geldigimde yada Turkiye'den misafirim her geldiginde bir insanlarda bir kaziklama istegi goruyorum. Uzuluyorum tabi, bu kisilerden soguyorum.
Kendilerince bu para bizim icin hic bir anlam ifade etmiyor diye dusunerek,  yaptiklari fenaligi akla uygun hale getirmeye calisiyorlar.
Saniyorlar ki, bu para bizi etkilemeyecek. 
Hayir arkadaslar, $5-$10'da bizim icin onemli bir para.
Cunku pek cogumuz icin o para cok zor kazaniliyor. 

Tum bunlara ragmen niye mi burada yasiyoruz?
Onunda sebepleri var, bir gun onlari da yazacagim.

Tabiki bunlarin hepsi benim kisisel deneyim ve gozlemlerim, eklemek isteyen, katilmayan varsa o gorusleri de bilmek isterim. 
 Yorumlar kismina yazarsaniz memnun olurum.

Follow me~

 

KaLinka Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review