Dun hava cok guzeldi ama gece aniden indiren yagmur, bugun gelecek berbat havanin habercisi gibiydi.
Gun boyu telefonuma uyarilar geldi.
"sahile gitmeyin!"
"gole girmeyin!"
"cok iyi yuzme bilsenizde golde yuzmeyin! dalgalar ve akinti kiyidan uzaklastiran nitelikte!"
falan falan... hep bu mimvalde mesajlar
Aksam uzeri biz her zamanki gibi gittik tabi. Havalar isindigindan beri hemen hemen her aksam Robby'le beraber yuruyuse cikiyoruz.
Hem gunun stresini yuruyerek atiyoruz, hemde aksam yemegini yakmis oluyoruz.
Gitmemizle birlikte bekledigimiz uzere bizi dalgalar karsiladi.
Bir de ruzgar tabi!
ayyy o neydi oyle!
havada serin, hic temmuz ayi demek mumkun degil.
$u memlekette bir iligim kemigim isinamadi zaten.
Hep usuyorum hep usuyorum.
Hic bu kadar kabardigini hatirlamiyorum.
Dun guneslendigimiz yerler bugun sular altindaydi.
Sonra bir ara ikimizde sustuk.
Bu suskunluk biraz surunce, kafamda bir sarki caliyor dedim.
Oyleydi zaten.
O da "Boston'da da boyle olurdu sahil" diye cevap verdi.
Evet oyleydi, hatirliyorum.
Farkli yillarda da olsa ikimizinde ayni sehirde okumus olmamizin guzellegi bu olsa gerek diye dusundum.
"Benim kafamda da bir sarki caliyordu" dedi.
Sonra Linkin park'in bu sarkisini soylemeye basladi.
O an oyle bir yerin dibine gectim ki anlatamam. Cunku benimki Yalin'in bu sarkisiydi.
Kendimi ortamin Kahtali Mici'si gibi hissettim resmen :)
Hatta bir an acidim ona!
Sen Linkin park, Olafur, ve daha nice adini bile hatirlamadigim adamlari, deneysel muzikleri falan dinle, o muzik kulturune sahip ol. Hayatindaki kadin Yalin, Ajda Pekkan, hatta Orhan Gencebay tipi
yerel lezzetlere takilsin.
Yazik!
Iste tamda boyle zamanlarda ben bu cocuga cok uzuluyorum!
:p
hayat hic adil degil!
bu olay bile bunun gostergesi...