Sonunda buralarada bahar gelip, havalar guzellestigi icin hemen hemen her gun parka gidip yuruyus yapmaya basladim.
Tabi bunda annemin gelmesininde etkisi buyuk. Zira kendisi hergun yurumezse bacaklarinin agridigini soyluyor. Yani istesemde istemesemde oyle yada boyle her gun disari cikiyorum.
Bu sayede parktaki en ufak degisikligi gozleme firsati buluyorum.
Mesela gecenlerde cimenlerin uzerinde biten pamukcuk (yada adi herneyse) otlari/ciceklerini cim bicme makinesi dalip dumduz etmeden gorme sansim oldu.
Aslinda alt tarafi yabanil bir ot iste...
Ki ben zaten cayiri cimeni, otu bocegi bile sevmem ama parkin baharla gelen degisimine gun be gun taniklik etmek cok keyifli
Boyle boylu boyunca pamuk pamuk uzanmasina bayiliyorum.
Cok mecbur kalmagidim surece o cimlerin, agaclarin arasinda hayatta yurumem ayri mesele.
Hic benlik degil.
Kasinti tutar bir kere beni.
Sonra bocek falan isirir eder diye korkarim.
Sehir cocuguyum neticede, tabiatla iliskim uzaktan bakmanin otesine gecemez, gecmesinde zaten.
O yuzden ortadaki yuruyus yolundan yesillere bakmak en guzeli.
Parkin pek cok farkli yerinden pek cok fotograf cektim.
Chicago'yu bilenler yada gelecekler icin, tamamini Lincoln Park'tan Gold Coast'la Lake view arasindaki 7-8 km'lik mesafeyi yururken cektim.
Telefonla cektigim icin tabiki cok super olmadi.
Ama kabul edin hic fena sayilmaz. Ayrica goz dinlendirmek icin birebir.
Helede benim gibi yasaminin son 10-15 yilini sevmedigi 3-5 akraba, her konuda fikri olan ve herseye karisan insanlardan nefret ederek geciren bir gerizekaliyi bile dinlendirebildigini, bana bile iyi geldigini gozonunde bulunduracak olursak...
Hic birinin uzerinde her hangi bir degisiklik yapmadim.