Monday, December 2, 2013

Barnes & Noble Kafe & Drop 5 lbs kitabi ~

@ 3:12 AM 0 comments
scroll down for English

Hava soguk olunca ne kadar istemesemde gundelik aktivitelerim kisitlaniyor. Titreye titreye carsi pazar gezmek, sahilde yurumek, alis-veris yapmak icimden gelmiyor.
Haliyle kendimi daha pasif aktivitelerle oyaliyorum. Kitap okumak bunlardan biri ama tabi benim gibi gezenti biriyseniz bunu evde yapmak istemezsiniz.
Son zamanlarda cogunlukla 2-3 sokak otemdeki kitapci Barnes & Noble'in kafesinde kitabimi okuyorum. Etrafimdaki herkes tipki benim gibi kitabina konsantre olmus, okuyor oluyor. Bu sekilde bende evdekinden daha iyi motive oluyorum. Ayrica kafenin pastalarina, caylarina da hastayim. Bazen bir seyler atistiriyorum. Agzim tatlaniyor, keyifleniyorum.

Unfortunately, there are limited things to do in Chicago winter because it is too cold. I know, I still can do a lot of things I do on summer but it is just not as much fun. Instead of trying to do same things I do on summer and freeze, then maybe even get sick. I prefer to go for more passive activities such as reading book, watching comedies, knitting, swing etc. Maybe they are not as good as tanning on the beach, walking or cycling around but still help me to stay away from seasonal depression. 
Because we recently moved to our apartment, most of our stuff still in the boxes and I really have no idea where my swing and knitting materials. So my only options are watching and reading. When I am alone, I go for reading. 

I can read at home but I really don't want to. I like to get dressed, and put my make up on, do my hair... If I stay at home, I definitely won't do any of them and it will make me feel depressed.
So, I prepare and go to Barnes & Noble about 2-3 blocks away from our apartment to read my books and of course their books sometimes. When everybody else reading, I motivate to my book easier, even though I don't necessarily love every part of all the books. Also, I love their cakes and teas. Sometimes, I have a sweet snake, and make myself happy.
Kindle
Gecenlerde pastam ve cayim bittikten, okumakta oldugum kitaptan yorulduktan sonra kitapcinin kitaplarina gömuldum.

Last time when I was there, after I had my eclair and little tired (and maybe bored) of my book, I started to look at book store's books.

Son zamanlarda 2-3 kilo aldim. Cok takmiyorum aslinda, cunku kendimi begeniyorum. Yaza daha cok var. Veririm nasil olsa, hem sporda yapiyorum. Cok zor olmayacagini dusunuyorum ama yine de arada diyet kitaplarina bakmadan da edemiyorum. Icten ice vermem lazim diyorum.

Since we moved down to city our kitchen is under construction and it will be for a while. We mostly eat out and because of it we both gained few pounds. Honestly, I don't care about it much because I know that when we finish our kitchen and completely settle down, I will start to cook nice and clean food for us.  Then probably, we will lose weight. On top of it, I do exercise right now, so it will be even easier to lose those pounds. However, somewhere inside of me also tells that "you should lose weight immediately". Especially when I don't fit in my clothes I like.

Pek cok diyet ve diyet kitabi var piyasada ama cogu hic bana gore degil. Bir kere benim yedigim ictigim lezzetli olmali, ben tatsiz tuzsuz seye gelemem. Disarida yemegi severim. Haftada 2-3 gun kesin restorant'a gitmek ve mukellef bir sofrada yemek yemek isterim. Hele acliga hic gelemem illaki yemem lazim. Mesela aksam 7'den sonra yeme derse ben buna uyamam. Ac acina yatarsam uykum kacar, uyuyamam falan falan... Kaprisliyim yani

I am searching for a new diet, new eating habit which I feel healthier and of course little smaller. I looked at diet books. There are lots of diet books in the market. Most of them are not for me. And I know I am the problem, not they are. First of all, I like to eat delicious food and when I don't eat delicious food, I don't feel satisfied and I keep feeling hungry (yes, hungry! not craving! I literally feel hungry). In addition, I like to eat out. I am a foodie, I like to discover different tastes. Plus, I can't starve myself. If I am hungry, I need to eat. So, not eating anything after 7 pm doesn't works for me, if I don't eat I can't sleep. Over all, as you can see, I am the problem kid.

Aramalarim sirasinda bu kitabi buldum:

Anyway, I found this book:
Drop 5 pounds
Kitabin basinda bir test var. Onu yaparak ne turden bir tombis oldugumuzu, nelerden en cok kalori aldigimizi ogreniyoruz.

In first chapter there is a test to learn what kind of eater you are.

Mesela ben emotional eater yani duygusal oburum. Teste gore SIKILdikca yiyormusum.

Ki cok dogru, okul, is, kotu erkek arkadas, etrafimdaki insanlarin surekli zayiflamam icin baski yapmasi,  hatta tasinma bile beni aciktiriyor. Ne vakit stresten sIKIntidan fenalik geciriyorum, karnim gurul.

For  example, I am an emotional eater. According to test, I eat whenever I have got bored.

And it is so true! Everything stresses me out making me hungry. I feel more hungry on exam week or before job interview, even moving making me feel hungry.

Bu kitapta oburluk turunuze gore oburlukla basetme yontemlerinin yani sira, gundelik hayatinizin icinde her gun gittiginiz yerlere gitmeye devam edip, yemege devam ederken, kucuk degisikliklerle bir miktar kaloriden kisip yavas yavas zayiflatmayi hedefliyor.

Main goal of this book is teaching you how to cope with over eating or calori intake (because you don't necessarily eat to get fat. You can drink and get tons of calories too).
Also, it teaches you right food to cut out some calories. 

Mesela bagel yerine english muffin yiyin, mocha yerine skim latte icin diyor.

For example, instead of eating bagel, it says eat english muffin, or instead of drinking mocha, drink skim latte and cut 500 calories from breakfast.

Ise yarayacagina inaniyorum. Cunku lezzetli ve bol kalorili yiyeceklerin yerine lezzetli ve az kalorili yiyecekler oneriyor.

I think, it would work. Because it suggests subsitude one delicious option with another delicious option. And  calori counting is the oldest, most famous way of losing weight. 

Henuz almadim ama pek yakinda kitabi alacagim. Tamamini okuyup uyguladigimda goruslerimi tekrar yazarim.

I still haven't bought the book but I will buy it soon. When I read the whole book and try, I will post about it again to tell, if it really works.


Rose Garden tea pot & cups ~

@ 1:41 AM 0 comments
Bir kac hafta once kayinvalidem Chicago'ya geldiginde caylarimizi burada yazdigim caydanlikla servis etmistim. O da cok begenmisti. Normalde begendigini gorunce hemen verirdim ama n'olduysa oldu basiretim baglandi. Tesekkur ederim dedim, daha da bir sey diyemedim. Sonradan icime dert oldu. Dusundum, dusundum hakikaten evinde hic porselen caydanligi yok. Benim iki tane var (digerini bloga yazmadim. Kolilerdn cikarinca yazicam) birini versem iyiydi.

Haftaici Home Good's'a tekrar baktim ama aynisindan bulamadim. Bulabildikleriminde kapagi dusmekliydi. Kapagin kenarindaki cikinti az olunca cay kapak dusup kiriliyor ve caydanlik en iyi ihtimalle saksi oluyor.

Sukran gununden bir hafta onceki hafta sonu asiri soguktu. Sehirde keyifli bir yuruyus yapma ihtimalimiz boylelikle tamamen ortadan kalkti. Bizde suburblerde denedik sansimizi. Once Ikea'ya oradan yakinlarindaki mall'a gittik.
Gitmisken bir ihtimal deyip Home Good's'a ugradik, zira tum Home Good's'lar farkli urunler satiyor. Birinde buldugunu otekinde bulmama ihtimali yuksek.

Benimkinin aynisi olmasa da en az o kadar sevecegini dusundugum baska bir caydanlik ve iki fincan aldim.
Rose garden tea pot and cups
Gercektende cok sevdi. Defalarca tam benlik dedi durdu.
Aslinda o soguk bir kadindir. Dokunmaktan falan hic hoslanmaz. Dogma buyume Alman, ve pek cok bakimdan tipik bir Alman (diyor kendisi icin). Robby'nin babasiyla evlendikten sonra sevgi dolu hareketler yapmayi Italya'da otururken kayinvalidesinden ogrenmis. Sonradan Amerika'ya yerlesmisler, burada da baskalarindan gore gore boyle seylere alismis. Eskiden cok tuhaf gelirmis. Robby cocuklugunda sadece babaannesinin kendisini optugunu sevdigini soyler. Yani boyle sicak sevgi gosterileri onun cok olaganustu seyler.

Sasirtici bir sekilde bu sefer ikimizede sarildi. Hatta tek yanagimdan optu bile beni :)

Sevinecegini biliyordum ama bu kadarini beklemiyordum.

Mutlu oldum. Bundan boyle arada sirada alacagim ona boyle seyler.

Gelelim az once bahsettigim kapak olayina; neden digerlerini degilde bunu sectigime,
Tea pot lid
Bunda kapak degil caydanlik cikintisi var ve kapakta da hafif bir girinti var. Bu sayede cay koyarken kapak dusmuyor.

Tavsiye ederim, caydanli alirken cay koyar gibi burnunu egin kapak duser gibi oluyorsa bosverin,vazgecin almaktan. O caydanlik sizi cabuk terkeder.




Wednesday, November 27, 2013

The dictator~

@ 1:19 AM 0 comments
Evde tasinma nedeniyle henuz TV ve home theater sistemlerimizi kuramadigimiz icin son zamanlarda hava soguk olmasina ragmen hic bir sey izlemiyorduk. Ipad alinca, biraz ozledigimizden birazda goruntu kalitesini merak ettigimiz icin uzun zaman once fragmanini gorup merak ettigimiz Sacha Baron Cohen komedisi, Diktator'u izledik.
Untitled photo (Flickr Studio edit)
Ne cesit espriler sevdiginize gore degisir aslinda ama genel anlamda sahsen bana hitap etti. Bazi esprileri fazla yavan, vicik vicik bulmama ragmen sonunu getirebilecek kadar guzeldi ama sinemaya gitmis olsam parama yazik olmus hissederdim.
Bu arada ben Recep Ivedik turevi tiplemelere tahammul dahi edemeyen, resmen tiksinen soguk mesafeli ablalardanim :) yani onu bilin ona gore okuyun yorurumlarimi.

Her neyse ne diyordum, ha para vermedigim Amazon prime'dan izledigim icin sorun etmedim.

Etrafimdaki bazi Amerikalilar ve IMDb sayfasindaki bazi yorumcular fazla "offensive"  yani saldirgan, hakaretaviz bulmuslar. Pek bir offend olmus tosunlar.
Aman yerim ben onlari!
Kendileri en offensive tavirlari takinir sonra da tuylerine dokununca ziplarlar.
2. Dunya savasi disinda hic bir savasi kazanmamis bir ulkenin insanlarindaki bu hava nerden gelir anlamam. Asiri sisirilmis egolar!
Komediye dahi tahammulleri yok!
Hic cekemiyorum bu tipleri, bilhassa bu aralar asiri sinirime dokunuyorlar.

Neyse yani, demem o ki arada siyasi esprilerle falan Amerikalilara giydirse de (hatta tamda bu sebepten) izlemeye deger bir komedi.

Bir pazar gunu hava soguk, caniniz disari cikmak istemiyorsa alin cayinizi/kahvenizi, acin izleyin. Hatta dantel, orgu vs. de orebilirsiniz, zira konuyu takip etmek icin her dakika dikkatinizi vermenize gerek yok.

Oyle cerez gibi bir film. Arada lazim boylesi de ama degil mi?

Sunday, November 24, 2013

Kabus gibi çöktü {just like a nightmare}~

@ 1:10 AM 0 comments
scroll down for English

Soguk havadan bahsediyorum. 
Daha Kasim ayindayiz ne bu Allah askina?

 I am talking about the cold weather.
I am not dreaming of a tropical rain in Chicago's winter but it is too cold for November.

Bütün sinirlerim alt ust oldu. Zor ve gec uyuyorum. Sabahin korunde dikiliyorum. Dolayisiyla uykusuzluk beynime vurdu. Mecburi seyler haric dogru duzgun bir sey okuyamiyorum. Cunku hem canim istemiyor hemde kafam almiyor.

I hardly sleep at night and wake up early in the morning, although it is definitely not necessary.
It's totally destroyed my perception.
I can't even read. Because I don't feel like I want to read and even if I force myself, I don't understand what I read. 

Beyin hucrelerim dondu resmen!

It feels like, my brain nerves are completely frozen. 

Inanmazsaniz bakin ahanda burda:

If you don't believe me, here is the picture:
Untitled photo (Flickr Studio edit)
Gunduzde bundan cok farkli degildi. O zamanda -11 falandi.

It wasn't so different during the day as well. It was about -11. 
Even colder than Finland. Seriously!

O havada sabahin korunde ciktim pilatese gittim. Soguktan öldüm. Agzım, gozum, her yerim yamuldu.

I had a pilates class in the morning. I walked down there and felt the cold in the rest of my body. I wasn't feeling my face and legs when I get back home.

Basta cok usudum keske gitmeseydim dedim ama simdi iyiki gitmisim gun boyu adam akilli yaptigim tek sey o oldu diyorum.

First, I wish I didn't go there but then I realize that it was the only thing I have really done all day long. Other than that I wasn't productive at all.

Gunduz pilatesten sonra cok hos bir kahvalti salonuna gittik (dona dona).
Donuste biraz isinmak icin uzandim. Uyumadim ama isinmam dakikalarimi aldi.

We went to a nice breakfast place (where I am planing to post about later some time) after pilates. I went to bed to warm up a little bit but it took long time for me to feel warmer. 

Sonra zaten soguk n'apicaz disarida havasina girdik. Evdeki isleri yaptik.

Then, we did some stuff at home which were actually important and necessary that we haven't worked on for a long time because of lack of time or just lazyness.

Ben biraz muzik dinledim. Ortaokul, lise yillarim Kral Tv'de cikan bunalim sarkilardan bir kolaj olmak uzere sinirlerimi daha da bozdular ama Istanbul manzaralari guzeldi.
Zaten sonradan farkettimki, klipleri izliyorum, sakiyi dinlemekten ziyade.
Dahasi dun hava yine cok soguktu. Istanbul manzalarinin oldugu bir diziye takildim. Kadin mutfakta asci ve 12 cm topuklularla calisiyor.
Super mantikli (!) ve  olasi (!)
Omrunde hic restoran mutfagi gormeyen insanlar cekiyor her halde diziyi.
Neyse ama dedigim gibi manzaralar guzel.

Home sick olucam yakinda (yada coktan oldumda itiraf etmeye dilim varmiyor).
Robby her zamanki gibi eve is getirmisti. Biraz calisti.
Artik oyle alistimki eve is getirmesine, hic kizmiyorum. Hayatimizin bir parcasi oldugunu kabullendim.

San  Francisco'daki sirket tekrar gorusmeye cagirdi. Tasinma ihtimalimiz daha da kuvvetlendi.

Bir yanim hic istemesede diger yanim bu soguktan kardan buzdan kurtulmak istiyor. Olucaksa kis gelmeden olsun lutfen.

By the time, we were done with our work at home, it was dark out. 
Sunset was at 4pm. Our day ended too quick. 

We were so hungry, we went to eat sushi. Just like every time we got bored of something.

Sonra sushi yemege gittik.
Untitled photo (Flickr Studio edit)
Iddia ediyorum Chicago'nun en basarili sushi restorani Sakura!
Lakeview'da
Yolunuz Chiciago'ya duserse kesinlikle deneyin, muhtesem.

We recently found Sakura Sushi and I think it is the best sushi bar in Chicago.
In the Lakeview
If you ever come to Chicago, try it.

However, even awesome sushi couldn't make me feel good. :(

Ama o bile keyfimi tam olarak yerine getiremedi :(

Hatta kirmizi yesil Christmas isikli John Hancock ve Bloomingdale binasi manzarasi bile getiremedi.

John Hancock tower and Bloomingdale building view with a nice Christmas light on it couldn't make me feel good as well.
Chicago

Yarin suburb'lerden birindeki buyuk mall'a gidip kendimizi kaybetmeyi planliyoruz.
 Aksi taktirde korkarim sogugu unutup, normal ve mutlu hayatima donmem mumkun olmayacak. 

Tomorrow we will go to the suburbs to hang out in a warm indoor mall.
We will help the economy a little bit :P
Otherwise, I won't forget this cold, gloomy days and get back my happy mood. 



Saturday, November 23, 2013

TBS Shower Gels {Moringa, Olive, Pink Grapefruit}~

@ 10:30 PM 0 comments
Gecenlerde bu postta Tbs urunlerine mesafeli oldugumdan bahsetmistim degil mi?
Unutun lutfen! Soylediklerimi aynen geri aliyorum.
Ayak bakim urunlerinden memnun kaldigim icin 1-2 gun once tekrar ugradim (ugramaz olaydim). Tuketime oyle cok katki yaptimki bir kac kere daha yapsam kucuk bir ulkenin ekonomisini kalkindiririm o derece. Kart ekstresinde toplu halde gozukmesin diye 2-3 ayri seferde ve farkli kartlardan cektirdim kasiyere, yoksa mazallah adamin kalbine inerdi.Untitled photo (Flickr Studio edit)Neyse, o gun pek cok aldiklarimin arasinda bu duş jelleri de vardi. Ben hepsinden memnun kaldim. Bana gore hepsi ayri guzeldi. Robby greyfurtlu olan haric hepsini sevdi. Greyfurtlunun kokusu kullanilmis dizel motor yagina benziyormus. O koku neye benziyor bilmedigim icin fikir beyan edemeyecegim. Bana gore biraz sekerli bir meyva kokusu. Belki biraz agir ve yogun greyfurt kokusu diyebilirim. Sabahlari dus aldigimda kullanmayi seviyorum. Daha bir uyanik, daha bir dinamik hissettiriyor bana kendimi. Yine de denemeden almayin derim cunku degisik bir koku gercekten. Cok sevebileceginiz gibi nefrette edebilirsiniz.

Moringa harika bir cicek kokusu ama oyle bayim bayim bayacak kadar yogun degil, ayarinda. Cok ozgun bir kokusu yok. Daha once kullandigim pek cok cicek kokulu duş jeline benziyordu ama yine de bir tik otedeydi sanki. Insani sakinlestiren rahatlatan bir hali var. Cicek kokusu sevmeyenlerin bile sevecegini dusunuyorum.

Eger bu blogu tesadufen okumuyorsaniz, zeytin kokulu krem, sabun, duj jeli vs. buldugumda affetmeyip aldigimi biliyorsunuzdur. Bu seferde oyle oldu. Mis gibi yabanil ot kokuyor. Cayir cimen, dag bayir sevmem ama kokusunu severim. Ege'ye Akdeniz'e ne zaman tatile gitsek annemler yaylaya giderdi ve beni de zorla cikarirdi. Simdi olsa yine ariza cikaririm ama kokusunu doya doya icime cekerim. Yani ben bu dus jelini her turlu severim cunku benim icin o memleket kokuyor, tatil kokuyor.

Hepsinin yapisi (bana gore) ayni hemen hemen yogunlukta ve hepsi de  geride hos bir nemli his birakiyor. 750 ml'lik jumbo paketleri $15. TBS'deki tum diger urunler gibi bunlarda biraz fiyatli ve verdigim paranin karsiligini aldim mi bilemiyorum.

Bu aralar uyanik kalmaya ihtiyacim oldugu icin en cok onu kullandim. Bitince tekrar almayi dusunuyorum cunku piyasada buna benzer kokulu bir duj jeline pek rastlamadim. Digerlerini n'aparim bilemiyorum. Cosarsam alirim belki, bakalim...

Follow me~

 

KaLinka Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review