Viking Tales {Jennie Hall}~

Kuzey Avrupa mitolojisi ve Vikinglerin yasam tarzina ilgim oldugu icin cok hevesle indirmis ama bir turlu firsat bulup okuyamamistim. 

Bu kadar sairane, akici bir dille yazildigini bilsem asla bu kadar beklemezdim.

Basit kelimelerle yazildigi icin ingilizcesini gelistirmek isteyenlerin okuyabilecegi hos bir kitap.

Okumak isterseniz, buradan ucretsiz olarak indirebilirsiniz.

Cafe du Jour {Lilian Darcy}~

Hani bazen basimiza bir musubet geldiginde birileri bize hoyratca "kim bilir kimin canini yaktin da basina bunlar geldi"  der, "eee canim sende soyle yapmasaydin" der

iste o an canimiz iki kere yanar. 

"Iyi insanlarin basina da kotu seyler gelir buna da sabir deneyimi denir" demek isteriz ama o an ya aklimiza gelmez, ya da kelimeleri toparlayip soyleyecek halimiz yoktur.

Kurbani suclamaya pek merakli kulturlerde malesef bunu daha cok yasariz. 

Kendin ettin kendin buldun, eden bulur, turevi atasozleri de bunun ne kadar  icimize islediginin en buyuk gostergesidir. 

Iste bu kitap tamamiyla masum, hayatinin hic bir safhasinda karincayi bile incetmemis. Herkesin kiymetlisi bir genc kadinin feci bir kaza gecirip yataga mahkum olduktan sonraki hayatini, acili tedavi surecini, hayata tutunma cabasini ablasinin gunlugunden okuyoruz.

Ve hergun ictigi bir bardak kahveyi, nasil ve neden aldigini ogreniyoruz.     

Karakter olarak ablayi cok sevmesemde, fazla elestirel, herseyi kendine vazife edinmis ama bundan sikayet eden, cogu zaman empati yoksunu bir hatun oldugunu dusunsemde zaman icerisinde onun bile degismis olmasi, bana umut verdi. 

Hic akici olmamasina ragmen kitabi genel anlamda sevdim.

Limandan demir alip Karayiplere dogru yol alirken baslamistim. 

Belki de okudugum ortamin guzelligindendir, kim bilir... 

Insan oykuleri okumayi sevenlere kesinlikle tavsiye ederim. 

Ben alirken bedavaydi. Simdi $3 olmus ama kesinlikle verdiginiz parayi hakeden bir kitap. 

Buradan indirebilirsiniz. 

En kolay pizza~

SIK SIK yaptigim ama bir turlu paylasamadigim bir pizza tarifim var.

Yazin sicak bir sabahti ve piserken yanina limonata da yapmistim. 

Simdi o gunler hayal gibi...

Disarisi buz gibi soguk, ruzgali ve yagmurlu.

Bu sene yaz cok gec geldi ve malesef cabuk bitti

hamur icin

1 yumurta 

1 tatli kasigi yogurt (susuz tarafindan)

1 tatli kasigi maya

yarim cay bardagi ilik sut (mayayi eritmek icin)

yarim cay kasigi seker (mayayi aktif hale getirmek icin)

1 cimdik tuz

1 cay bardagi un 

uzeri icin

salca

yarim cay bardagi su

eriyen bir peynir (ben genellikle mozarella kullaniyorum ama kasar varsa o da olur)

yapilisi

Maya ve un disindaki malzemeleri bir kap icinde karistiriyoruz

Sonra bir kenarda maya, ilik sut ve sekeri karistiriyoruz. 

Kabarinca diger karisima ekliyoruz.

En son unu ekliyor ve karistiriyorum. 

Kek kivaminda bir hamur elde etmis olmaliyiz. Eger daha akiskansa 1-2 kasik daha un eklenebilir. Sonucta bu mayali bir hamur oldugu icin hava durumu yada rakim gibi sartlar nedeniyle kivam farki olabilir.

Mikseri cikarmak ve bulasigiyla ugrasmaya usendigim icin ben genellikle bu islemleri catalla yapiyorum. Gayette guzel oluyor.

En son tepsiye aktarip, incecik olacak sekilde yayiyoruz. 

Benim tepsimin kenarlari olmadigi halde mayali oldugu icin akmiyor.

Hamur tepside mayalanirken salcamizi ilik suyla karistiriyoruz. Akiskan bir hal aliyor. 

Evde salca yoksa ketcapta koydugum oluyor. Tabi o zaman daha az su koyuyorum.

Uzerine eriyen peyniri, ve zeytin, sosis, artik evde o an ne varsa uze dolduruyorum.

175 derecede 10 dakika kadar pisiriyorum.

1-2 kere tavada da yaptim. O zamanda kisik ateste kapagini kapatarak koymustum.

Tavada da guzel olmustu. 

Tum bu islemler 20 dakika falan suruyor. Emin olun anlatmak yapmaktan daha uzun surmustur. 

Bazen geceden hamuru pisirip tepside biraktigim. Sabah kalkinca salcasi ve tum diger malzemesini koyup tekrar firinladigimda oluyor. O zaman 5 dakikada hersey hazir oluyor.  

En son yaptigimda evde peynirin cok az kaldigini son asamada farkettigim icin $oyle bir pizzam oldu: 

Bu haliyle bile sevildi. Ki biliyorsunuz bizim evde Italyan var. O bile sevdi.

Tatil oncesi tjmax alis-veri$i~

Konu alis-veris oldu mu bahanem cok.

Tatil oncesi, tatil sonrasi, bayram oncesi, spor sonrasi, havanin sicak yada soguk olmasi etc. derken liste uzar gider. 

Yeter ki canim bir seyler almak istesin. Her zaman cikip alabilirim.

Son zamanlarda gerektikce bir seyler aliyordum ama hic cikip ciddi ciddi alis-veris yapmamistim.Bu sene indirimleri bile cok iyi takip edemedim. bir maxi etek ve midi tulumla koca yaz sonu indirimini kapattim.

Giyim kusam yonunden hic derdim yok. Herseyim fazlasiyla var ama kisisel bakim urunleri yonunden evdeki stoklar baya erimisti ve gercekten tatil oncesinde almam gerekenler vardi. Guzel havaninda etkisiyle alis-veris istahim kabardi.

Sol bastan basliyorum. 

Elizabeth Arden'nin 24 hour moisturizer 'inin gorunce nedense kafamda simsekler cakti. Bir an cok cekici geldi. Sanki evde hic nemlendiricim kalmamis gibi almak istedim. Zaten bir an gercekten oyle hissettim. Almis bulundum. Kullanip deneyecegim bakalim nasil cikacak. 

Burt's Bees Toner akneli ciltler icin yapilmis. Benimde arada bir akne ataklarim oldugundan denemek istedim. Evde bunun disinda bir tonigim daha var ama istedigim randimani alabildigim soylenemez. Bunun iyi olmasini umuyorum.

Pembeli kardesler Secret Garden el sabunu ve el losyonunu banyoya koymayi dusunuyorum. 

 Biz kacsakta ki$ eninde sonunda gelecek. Oyle yada boyle ellerim catlayacak bastan onlem almak lazim. Belki gozumun onunde durursa ellerimi kremlemeyi unutmam.

Bio Silk Sac bakim yagi sanirim kullandigim en eski sac urunudur. Rahatlikla 7-8 yildir bittikce aldigimi soyleyebilirim. Cok uzun sure kulanilabilen son derece bereketli bir urun. Kuru kullanilirsa saci biraz agirlastiriyor ama tahammul edilemez degil. Islakken surdugumdeyse taranmasini ve sekil almasini kolaylastiriyor. 

Bio silk leave in conditioner ise (sanirim)yeni cikmis bir urun. Daha once hic gormedim. Suan sac acici spreye ihtiyacim oldugu icin aldim. Diger sac acici sprey urunlerden cok daha pahaliydi.

Dolayisiyla beklentim cok yuksek ve iyi bir sonuc almayi umuyorum.

Vitamin E pills cilde hep disaridan bakmak yetmiyor iceridende desteklemek lazim gorusunu benimsedigim icin aldim. Begenirsem daha detayli yazarim ama hap oldugu icin onermek istemiyorum acikcasi. 

Ortada uc paket yuz temizleme mendili. Aralarinda sadece Ahava'yi daha once kullandim ve cooook memnun kaldim. Zaten Ahava urunlerinin hepsinden cok memnun kaldim. Digerlerini deneyince yazarim.

Yaninda yesil sabun kutusunda -ki icerisinde aslinda beyaz bir sabun var- White Lily exfoliating soap, icerisinde Shea Butter da varmis. Banyoda likit vucut sampuanlarindan ziyade sabun barlarini seviyorum. Bana kendimi daha temiz hissettiriyor. 

Compression travel and sport socks'i yolculuk sirasinda giymek icin aldim.. Amerika cok buyuk bir ulke ve her ucaga bindigimizde en az 3-4 saat yol gidiyoruz ve bu bacaklarimizi davul gibi yapmaya yeterli bir sure.  Cok seyahat etmeme ragmen daha once hic boyle bir sey almamistim. Denk gelince hemen aldim. Ise yaramasini diliyorum. 

Spa sister sabunluk gittigim yerde kullanip orada atacagim. Normalde boyle seyleri yakin bir yerlerde CVS bulup oradan alirim ama  Amerika disinda ne olur ne olmaz diye cesaret edemedim.

Loofah exfoliating soap 'da ayni sekilde, ya bulamazsam diye aldim. Daha once deneyip begenmistim. Risk almak istemedim.

Sleeping glasses /uyku gozlugu aslinda ucakta verilen bir sey ama onlarin verdigi beni cok SIKIyor ve aralardan isik siziyor. Ben daha gevsek ve tam karanlik yapan gozlukleri seviyorum.

Son olarak travel vallet seyahat eden herkese tavsiye ettigim, bence gezginlerin olmazsa olmazi. Kredi kartlari ve pasaportumu falan hep buna koyuyorum. Ucakta ve alanda uyurken kiyafetimin icinde oluyor ve kendimi cok daha guvende hissediyorum.    

Six weeks to OMG~ Venice A. Fulton

Her zaman olmasada arada bir diet kitaplari okumayi seviyorum.

Boylece hem yeni bir bilgi var mi ogrenmis oluyorum hemde abarttigim zamanlarda motive olmus oluyorum. Fazla kilo almadan kurtarma harekati baslatiyorum.

2 hafta sonra kismetse tatile gidecegimiz icin, orada sagliksiz beslenecegimizi dusunerek yeni bir harekat daha baslattim. 

Bunu da cok degisik onerileri oldugunu duydugum Venice A. Fulton'in onerilerini okuyarak pekistirdim.

Degisik derken gercektende degisik onerileri var.

Ozellikle bu kitabin 2-3 sene once yazildigini dusunecek olursak, devrim niteliginde oldugunu daha kolay anlayabiliriz sanirim.

Ozellikle Seyda Coskun'un listelerini yapanlarin kesinlikle okumasi gereken bir kitap oldugu kanaatindeyim cunku onun listelerinin kimyasal esasinin Fulton'un goruslerine dayandigini dusunuyorum.

Tabiki yanlis anlasilmak istemem. Taklit ediyor falan demiyorum.

Aklin yolu bir.

Zaten doktorlarin da, diyetisyenlerin de, kisisel antronorlerin de yapmasi gereken dogru bilgiyi bulup uygulamak degil mi?

Kitapta liste falan yok, yenmesi ve yenmemesi gereken yiyeceklere, yapilmasi gerekenlere, kitabi okuyup kendimiz karar veriyoruz.

Fakat ana hatlariyla onerileri kitabin arka kapagindaki gibi:

Maddelendirilmis kismin Turkcesi soyle:

Kahvaltiyi atlamak sahlikli olabilir

Bazi meyveler yag yakimini engelliyor olabilir.

Ara ogunler zararlidir.

Meyve sulari ve smoothie'ler istah acar.

Ne kadar egzersiz yaptiginizdan cok ne kadar zorladiginiz onemlidir.

Brokolideki karbonhidratlar koladakinden daha zararli olabilir.

Iste bunlarin hepsinin ve daha fazlasinin sebeplerini ogreniyoruz.

Ben sahsim adina bir seyler ogrendigimi hissediyorum ve bu okumadan memnun kaldim. 

Kilo vermek isteyen, diyet mevzulariyla ilgilenen yada benim gibi genel anlamda bilgisini arttirip, motive olmak isteyenlere tavsiye ederim.