Showing posts with label seyahat. Show all posts
Showing posts with label seyahat. Show all posts

Monday, May 2, 2016

Hiking in Tahran {Darabad Parki}~

@ 10:57 PM 0 comments
Daha once ayni gunu gecesinden bahsetmistim.
Gunduzu yazmak bugune kismetmis.
Gittigimde Mart ayi olmasi itibariyle agaclar kuruydu. Doga uyanmaya yeni baslamisti.
Tahran'da yuruyus yapilabilecek pek cok park var.
Sehrin daglarin arasinda olmasini cok iyi kullanmislar.
Nufus kalabalik olmasina ragmen dagi tasi her yeri ev doldurmamislar.






Assagidan bakan 3'lu bizim ekip :)


Acil durum telefonlari
Oldukca buyuk bir park
Keyif alabilmek icin kesinlikle yarim gun ayirmak gerekiyor.
Biz oyle yapmistik, iyikide oyle yapmisiz.
Herhangi bir giris ucreti falan yoktu.
Fakat park paralari hemen hemen her yerde oldukca tuzluydu.
O yuzden Tahran'da tek araba gezmek en guzeli.
Normalde tabiatla ic ice olmayi sevmem. Oyle saatlerde arabada gideyim, hiking, kamp, hatta piknik yapayim bile istemem. Bu tarz seyleri vakit kaybi gibi gorurum. Bir de etrafimda insan severim.  Fakat Tahran'da bu gibi seyler sehre cok yakin oldugu ve her yer kalabalik oldugu icin sevdim.
Yol boyu sohbet, muhabbet cok eglendik.
Yalniz bir daha hiking'e giderken ipek esarp takmam. Kullaniminin hic kolay olmadigini unutmusum. Ic basortusu ve bone kullanmadigim icin durup durup kafamdan kaydi. 50 kere duzelttim. En sonunda kisa yoldan arabaya gidip yedek rahat salim vardi onu taktim.
Bu arada fotograf "hoyyyt' diyip isyan edip arabaya gitmeden hemen onceki andan. :)
Sonunda zirveye ulastik ve bir cay bahcesinde manzara esliginde cayimizi icerken, Tahran'in isiklarini 360 gece izlemek icin karanligi bekledik.


Thursday, March 10, 2016

Kusbakisi Tahran {Darabad Parki}~

@ 12:01 PM 0 comments
Gecen sene bugunlerde Tahran'a gitmistim. 
Tatil yazilarini yazmam ne kadar da uzun suruyor artik. Tam 1 yil olmus, inanmasi zor...
Is coklugu, hayat, yeni tatiller vs. derken hayat akip geciyor.
Tahran'da ilk geldigim yer burasi degildi aslinda ama ilk burayi yazmayi sectim. Cunku Tum Tahran'nin gorulebilecegi (ve benim bildigim) tek yer bu parkti.
Kocaman devasa bir sehir Tahran
Colun getirdigi kumla hafif sari
ama bir o kadarda yesil.
Evlerde yogun bir sekilde (partiler vs. vesilesiyle) alkol tuketimi cok yaygin olsada, disarida sadece yemek ve cay/kahve tuketmek mumkun.
Avrupa tipi kafeler sayilamayacak kadar cok.
O yuzden gun icerisinde gezmekten yoruldugumuzda hep o kafelerde soluklandik.
Kahve kalitesi acisindan Turkiye'den daha kaliteliydi diyebilirim.
Yani latte latte gibi mocha mocha gibiydi. 
Hem soluklandik, hem aksam oldu.
Daglarin arasindan bir de gece baktik.
Cok guzeldi.
Tabi bu daglarin arasinda olma durumu hava kirliligi acisindan kotu bir durum ama olsun.
Bu arada, Tahran'da sanilanin aksine kadinlar cok ozgur.
Biz Turkiye'de 2-3 siyasi idami duyup uzulsekte, aslinda gercekte her gun 10-15 tecavuzcu, katil, cani, vs. idam ediliyor. O yuzden insanlar cok rahat.Kadinlar cok gec saatlerde bile parkta bahcede takiliyorlar.

Tabiki bunlar benim kisisel gozlemlerim. Tipki bu blogun benim kisisel blogum oldugu gibi.
O yuzden alacagimdan emin oldugum kotu elestirilerinizi ozelliklede gelip gormediginiz bir ulke hakkinda lutfen kendinize saklayin.
Baska 2 acidan
Tabi sanmayinki bu kadar cektim 360 tum Tahran'i aldim.
Bu yarisi bile degildir.

Hatira fotografi
Haberim yokmus gibi cek :)

Tahran'daki kankam Mitra'cigimla beraber.
Amerika'da yasamasini cok istedigim guzel insanlardan biri. 
O veya onun gibi biri etrafimda olsaydi, cok daha mutlu bir insan olabilirdim.
Bu da bizim tayfa.
1 kisi eksik
O da fotografi cekiyor.

Bu arada farketmissinizdir. Kizlarin arasinda en kapali olan benim :)
Bu tum gezi boyunca boyleydi.
Esarp takmak kural tabi ama sacin gozuktu diye kimse ses etmiyor. Ucup tumden cikinca duzeltmek gerekiyor. O zaman bile sadece uyariyorlar. Ama bizdeki gibi insanlarin bir birine yaptigi bir baskidan sozetmek pek mumkun degil. . 

Ama tabiki insanlarin daha kapali oldugu cevrelerde yok degil. O cevrelerden sonra bahsedecegim.

Monday, February 8, 2016

Mauna Loa Plantation {Hilo, Hawaii}~

@ 11:19 AM 0 comments
Her seyahatte insan yeni seyler ogreniyor. Gezmeyi sevmemin esas sebebi tabiki eglenmek ama cok sey ogrendigimizde bir gercek. 
Mesela ben hayatimda Macademia diye bir yemis hic duymamistim.
Simdi agacini bile gorsem tanirim.
Iste gezmek insane boyle bir bilgi veriyor. Agaci taniyor, uzerindeki asiri sert kabugu, cok yagli ama cokta lezzetli oldugunu biliyor insan.
Kalin yesil yapragin dokusunu hissedebiliyor.
 
En sonunda da macademia'nin turlu cesidini tatma imkani buluyor.
Kuskusuz bu bilgi insani is sahibi yapmaz ama mutlu edebilir.
Zaten hayatta is dahil herseyi yapmamizin, tum cabalarimizin sebebi mutlu olmak icin degil mi?
Herkes icin oyle mi bilmiyorum ama benim icin oyle.
O gunde mutlu bir gun gecirmistim. 
Bir gun Hilo'ya yolunuz duserse, ugrayin guzel bir yer.
 
 

Friday, December 18, 2015

San Francisco {Lombard street}~

@ 4:21 PM 0 comments
San Francisco'ya gelmisiz Lombard street'e gitmemek olur mu?
Zaten kaldigimiz yerde yakindi. Yuruyerek gittik. 
Kis mevsimi oldugu icin bahardaki kadar fotografik goruntuler yakalayamadik tabiki ama yinede o zigzag seklindeki sokakta yurumek guzeldi.
Yukarilara ciktikca manzara daha da guzellesti
Yurudukce sadece zigzag bir cadde olmasi degil, yol boyu evlerin mimarisininde bu sokagin unlu olmasinda etken oldugunu dusundum.
Karsida ayni gun icerisinde gittigimiz Coit tower.
Lombard Street'de biz adli calismamiz :)
Tamam yillardir her San Francisco dendiginde Lombard street'i merak etmisimdir
ama yinede her halukarda yokus. Yani unlu yokus oldugunda daha az yormuyor.
 
Inmesi cikmasindan kesinlikle cok daha eglenceli
 
 
 
Bir yandan fotograf cektik, bir yandan guzel San Francisco'yu izledik.Boncuk Italya'yanin bazi yerlerine benzetti, ben yok canim ayni Istanbul, sadece daha temiz dedim. Ahhh bizde burada yasasak dedik. . Evet, San Francisco'da her gittigimiz yerde bunu dedik.
 
 

Tuesday, December 15, 2015

San Francisco {Golden Gate Bridge}~

@ 11:00 PM 0 comments
San Francisco'dan selamlar,
 
Bu sene basinda San Francisco'ya gitmistik ama cok gezdigimiz icin sira gelip yazamadim. Yazmaya karar verdigimde ise, bir baktim ki, onlarca fotograf var hepsini bir arada eklemeye kalksam post cok uzun olacak. Dolayisiyla parcalara ayirmaya karar verdim.
 
San Francisco buyuk fakat daginik bir sehir. O yuzden Chicago yada New York'taki enerjiyi almak zor.
Burada daha ziyade huzur var ama Los Angeles gibi SIKICI da degil.
Sokaklarinda gezmek insana keyif veriyor.
Her an kesfedilesi bir seyler var ama bunlari yaparken yorulmaniza gerek yok.
 Hava neredeyse hep guzel, ne cok soguk ne cok sicak.
Cok guzel parklar ve bahceler var.
Malesef daginik oldugu icin, Amerika'nin pek cok yerinde oldugu gibi burada da araba cok gerekli.
Fakat buyuk sehirlerin cogunda oldugu gibi trende var. Biz gerektigi zaman trene bindik, cogu zaman yuruduk. Golden Gate koprusunu ise bisiklet kiralayarak gectik.
 
San Francisco'ya gideceklere tavsiyem eger seviyorlarsa bisikletle gecmeleri.
Kesinlikle cok eglenceliydi.
BIr kere manzaralar muhtesemdi ve benim durup cekme sansim vardi. 
Zira durup fotograf cekmemek neredeyse imkansizdi.
Sausalito'dan San francisco'ya gecmek icin neredeyse 1saat pedal cevirdik.
 Yine soyleyeyim, muthis bir deneyimdi.
 
Sausalito koprunun diger ucundaki hos bir suburb.
Neden hos?
Mesela, Amerikan Suburblerinde aliskin olmadigimiz, kendine ozgu sehir merkezi vardi.
Sehire oldukca yakin ama kasaba hissi veren muthis huzurlu bir yer.
 Neyse, o da harika bir yerdi ama onu sonra anlatacagim.
Koprunun basinda, kopru maketi.
(bu arada maketle oynayan adam esim)
Ve kopru girisinden Sausalito manzarasi
San Francisco sehir merkezi
gemicik(!)
(nedense bu gemiyi gorunce aklimdan gecmisti)
Ve tabiki biz :)
Kopru hatirasi :P
Burada her yerde oldugu gibi buradada park vardi. Burada da koprunun parki
Bu arada hayir, San Francisco konut problem olmayan bir sehir degil, aksine oldukca yogun bir konut problem var. Burada sadece rant duskunu, agac dusmani belediyeler, politikacilar ve TOKI yok.
Dolayisiyla her yerde park var.
Amerika'nin pek cok yanindan sikayet etsemde en azindan bu ozelliginden memnunum.
Parktan sonra sahile indik.
Ocak ayi olmasina ragmen doluydu.
4 mevsim sahile gelinebilen bir yerde yasamak guzel olsa gerek.
Karsizlik bir eksik tabi ama olsun, daglarinda karda varmis. Oyle diyorlar.
 
Kismetse, bir gun buraya tasinacagim. O kadar cok sevdim.
 
Ama baska nelerini sevdigimi baska bir post'ta anlatacagim.

 





 

 

Follow me~

 

KaLinka Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review